
MUSKİ’den Uzaktan Abonelik Hizmeti
Muğla Büyükşehir Belediyesi MUSKİ Genel Müdürlüğü ‘uzaktan abonelik’ hizmetine başladı.
Sayın basın mensubu dostlarımız… Büyük bir heyecan ve gururla yola çıktığımız yeni projemiz “Aşkın Saati 1903” filmimiz için yapılan ithamlar tarafımızı üzmüştür. Çiğdem Batur ile filmimiz cast aşaması sürecinde her oyuncuyla …
Torosların ortasındaki Cevizli, Kagrai Antik Kenti’ne ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda burası Antalya’da safari yapabileceğiniz en iyi nokta! Cevizli ile İbradı’nın tam ortasında yer alan ve Türkiye’nin en büyük yer altı …
Muğla Büyükşehir Belediyesi MUSKİ Genel Müdürlüğü ‘uzaktan abonelik’ hizmetine başladı.
Muğla Büyükşehir Belediyesi MUSKİ Genel Müdürlüğü ‘uzaktan abonelik’ hizmetine başladı. Bu hizmetten faydalanmak isteyen vatandaşlar E-Devlet üzerinden abonelik işlemlerini yapabilecek.
Muğla Büyükşehir Belediyesi MUSKİ Genel Müdürlüğü il genelinde 13 ilçede 21 abone ve tahsilat ofisleriyle hizmet vermeye devam ediyor.
MUSKİ Genel Müdürlüğü 21 abone ve tahsilat ofisinin yanı sıra ‘uzaktan abonelik’ hizmeti vermeye başladı. Uzaktan abonelik hizmetinden faydalanmak isteyen vatandaşlar bulundukları mekandan ayrılmadan abonelik yenileme işlemlerini tamamlayabilecek. E-Devlet üzerinden abonelik başvuruları alınabilecek. Abonelik açma ve kapatma işlemleri idare ofislerden bağımsız, vatandaşların talep ettikleri yer ve zamanda yapılmasına imkan veren teknolojiye dayanarak MUSKİ sistemine entegre edilmiş biyometrik (3 boyutlu) imza yöntemi ile yerinde abonelik hizmetini gerçekleştiriyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Torbalı Belediyesi nüfusu 65 bine dayanan Ayrancılar ve Yazıbaşı’yı da kapsayan bölgeye MOBESE kurulumu için düğmeye bastı.
Torbalı Belediyesi nüfusu 65 bine dayanan Ayrancılar ve Yazıbaşı’yı da kapsayan bölgeye MOBESE kurulumu için düğmeye bastı. Ayrancılar bölgesinin tamamını kapsayan çalışma sonrası MOBESE kameraları jandarmanın da kullanımına açılacak
Torbalı Belediyesi nüfusu 65 bine dayanan Ayrancılar ve Yazıbaşı’yı da kapsayan bölgeye MOBESE kurulumu için düğmeye bastı. Son yıllarda asayiş olaylarının artmasına ve bölge sakinlerinin özellikle güvenlik açısından huzursuz olmasına sebep olan kameraların yokluğu nedeniyle girişimleri hızlandıran Torbalı Belediyesi, bahsi geçen bölgelerde MOBESE kurulumuna başladı. Vatandaşlardan gelen yoğun talep sonrası başlayan kurulum çalışmaları çok kısa sürede tamamlanacak. Ayrancılar bölgesinin tamamını kapsayan çalışma sonrası MOBESE kameraları jandarmanın da kullanımına açılacak.
JANDARMANIN DA KULLANIMINA AÇILACAK
Torbalı Belediyesi, Ayrancılar’da yıllardır dile getirilen özellikle adli olaylarda sık sık gündeme gelen MOBESE sorununu ortadan kaldırıyor. Kurulacak kamera sistemleri ayrıca yaralamalı ve ölümlü kazalara sebebiyet veren trafik ihlallerini azaltmak, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini tehtid edici girişimlerde bulunanları tespit etmek için de kullanılacak. Jandarmanın adli olaylarını kısa sürede çözmesi adına, jandarmanın da kullanımına açılacak olan kameralar çok kısa süre içerisinde aktif kayıt almaya başlayacak. Bölgede memnuniyetle karşılanan MOBESE kameraları için Torbalı Belediye Başkanı Mithat Tekin, “Artık Ayrancılarlılar kafalarını yastığa daha rahat koyacak” dedi.
BAŞKAN TEKİN "VATANDAŞLARIMIZA HAYIRLI OLSUN"
Torbalı Belediye Başkanı Mithat Tekin yapılan hizmetlerde önce vatandaşları düşündüklerini ifade ederek "Ayrancılar ve Yazıbaşı bölgelerimizde, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak, trafik ihlallerini denetleyerek kazaların önüne geçmek, olası suç olaylarını azaltmak için MOBESE kurulumuna başladık. Vatandaşlarımızın güvenlikleri her şeyden önce gelir. Bu büyük hizmetin kıymetli hemşehrilerimize ve ilçemize hayırlı olmasını dilerim" dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
BUCA Belediyesi Dijital Dershane’de, Liselere Giriş Sınavı (LGS) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) hazırlanan öğrenciler için çevrim içi seri deneme sınavları başlıyor.
BUCA Belediyesi Dijital Dershane’de, Liselere Giriş Sınavı (LGS) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) hazırlanan öğrenciler için çevrim içi seri deneme sınavları başlıyor. 9-10 Nisan’da ilki gerçekleştirilecek deneme sınavları 10 hafta boyunca devam edecek.
Eğitimde fırsat eşitliği sağlamak adına projeler üreten Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın pandemi başında hayata geçirdiği Dijital Dershane, büyük ilgi görüyor. Okul öncesinden lise son sınıfa ve KPSS adaylarına yönelik çok zengin bir ders içeriğine sahip Dijital Dershane’ye öğrenciler bilgisayar, tablet ve cep telefonlarından ulaşılabiliyor. Alanında uzman eğitmenlerin, Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına uygun, 4K çözünürlük kalitesinde video dersler ile öğrencilerin eğitim hayatlarına katkıda bulunduğu Dijital Dershane’den 10 bin öğrenci ücretsiz yararlanıyor.
İLK SINAVLAR 9-10 NİSAN’DA
Dijital Dershane’de, LGS ve YKS sınavına girecek öğrenciler için çevrim içi seri deneme sınavları başlıyor. Öğrencileri her hafta yeni bir deneme sınavı beklerken, ilk sınav takvimi ise 9 – 10 Nisan olarak açıklandı. Sınavların 4 farklı oturum saatinde yapılacağı, öğrencilerin 10.00/13.00/17.00/19.00 saatlerinden istediğini seçip sınav kaydı oluşturabilecekleri ifade edildi. Toplamda 10 LGS, 10 YKS deneme sınavının yapılacağı çevrim içi deneme sınavlarına girmek isteyen öğrencilerin https://dijitaldershane.buca.bel.tr adresi üzerinden Dijital Dershane’ye kayıt yaptırmalarının yeterli olduğu belirtildi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Türkiye Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği’nin ortak projesi “Yarını Kodlayanlar” kapsamında düzenlenen “Sanat İçin Yapay Zekâ Hackathonu ve Fikir Maratonu” sonuçlandı.
Türkiye Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği’nin ortak projesi “Yarını Kodlayanlar” kapsamında düzenlenen “Sanat İçin Yapay Zekâ Hackathonu ve Fikir Maratonu” sonuçlandı. Lise öğrencilerine yönelik hackathonda “Vadidm” takımı, ortaokul öğrencilerine yönelik fikir maratonunda ise “TrailerArt” takımı birinci oldu. Dereceye giren takımlara fikir ve projelerini geliştirmeleri için ödül olarak teknoloji çekleri verildi.
Türkiye Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği tarafından hayata geçirilen “Yarını Kodlayanlar” projesi, çocuk ve gençleri dijital geleceğe hazırlamaya devam ediyor. Türkiye’nin dört bir yanında 242 bini aşkın çocuğa ulaşan proje kapsamında, biri ortaokul diğeri ise lise öğrencilerine yönelik olmak üzere eşzamanlı iki online etkinlik düzenlendi. “Sanat İçin Yapay Zekâ Hackathonu ve Fikir Maratonu” adıyla düzenlenen ve toplam 32 takımın başvurduğu etkinliklerde, gençler Yapay Zekâ teknolojileriyle sanatı buluşturan yaratıcı fikir ve projeler üretti.
Lise düzeyindeki öğrencilere yönelik hackathonda, Arda Uzunoğlu ve Alp Deniz Çabuk’tan oluşan “Vadidm” takımı birinci; İrfan Karabacak, Arda Engiz Sak ve Ege Akman’dan oluşan “ArtRevolution” takımı ikinci; Defne Özer, Ayşe Çulcu ve Reyyan Anlı’dan oluşan “İlgitech” takımı üçüncü oldu. Ortaokul düzeyindeki öğrencilere yönelik fikir maratonunda ise İlkim Derin Ören ve Doruk Varlıorpak’tan oluşan “TrailerArt” takımı birinciliğe; Kağan Mergen, Burcu Doğaç ve Melek Sude Yakar’dan oluşan “Algoritim” takımı ikinciliğe; Ahmet Karagöz, Ayşe Karagöz ve Ali Berat Çoşar’dan oluşan “Dokukod” takımı da üçüncülüğe layık görüldü.
Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel, şunları söyledi:
“Türkiye Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği olarak, dijital geleceğe hazır nesiller yetiştirme hedefiyle 6 yıl önce başlattığımız ‘Yarını Kodlayanlar’ projesini büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz. ‘Yarını Kodlayanlar’ projemizle, tüketen değil, üreten bir neslin yetişmesine katkıda bulunmak istiyoruz. Bugüne kadar 81 ilde 242 binin üzerinde çocuğumuza kodlama öğrettik. Eğitimlerin yanı sıra online hackathon ve fikir maratonlarıyla da çocuk ve gençlerimizin somut toplumsal sorunlara çözüm üretmelerini hedefliyoruz. Günümüzde neredeyse her alanda kullanmaya başladığımız Yapay Zekâ teknolojilerine ilgi her geçen gün artıyor. Bu teknolojiler, sunduğu yeni bakış açılarıyla sanatsal üretimi de etkiliyor. Biz de ‘Sanat İçin Yapay Zekâ Hackathonu ve Fikir Maratonu’ adıyla düzenlediğimiz etkinliklerde ortaokul ve lise çağındaki öğrencilerimize Yapay Zekâ teknolojileri ile sanatı buluşturma imkânı sunduk. Ödüle layık görülen tüm takımları kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.”
Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır ise şöyle konuştu:
“Türkiye Vodafone Vakfı işbirliği ile başlattığımız ve binlerce çocuğun hayatına dokunan Yarını Kodlayanlar projemizin kapsamını her geçen gün arttırmanın haklı sevinci ve gururu içerisindeyiz. Gerçekleştirdiğimiz hackathonlar ve fikir maratonları ile güncel sorunlara, yenilikçi çözümler getirmeleri için çocuklara gerekli imkanları sağlıyoruz. 2021 yılında başlattığımız yapay zeka eğitimleri ile lise öğrencilerini phyton temelli yapay zeka ile tanıştırıyoruz. Sadece bugünün teknolojilerini kullanan değil, yarının teknolojilerini de üreten bir nesil oluşturmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Gerçekleştirdiğimiz “Sanat için Yapay Zeka Hackathonu ve Fikir Maratonu”nda çocukların sanat için yenilikçi fikirler üretmelerini istedik. Hackathon ve fikir maratonu süresince onları çeşitli eğitimler ve mentorlükler ile destekledik. Dereceye giren tüm takımları tebrik ediyoruz. ”
İki günlük yoğun program
“Sanat İçin Yapay Zekâ Hackathonu ve Fikir Maratonu” kapsamında öğrencilere teknik bilgilendirme yapıldıktan sonra, tasarım ve fikirlerine ilham olması için Tasarım Odaklı Düşünme eğitimi verildi. Toplam iki gün boyunca sanat ve Yapay Zekâyı birleştirmede farklı bakış açılarından yaklaşarak yaratıcı fikirlerini ortaya koyan öğrenciler, Yapay Zekâ ve master eğitmenlerinden mentorluk desteği de aldı. Başvuru yapan takımlardan 23’ü projelerini başarıyla tamamlarken, ön jüri değerlendirmesini ise 6 lise takımı ve 6 ortaokul takımı geçti.
Yaratıcı fikirler beğeni topladı
Hackathon birincisi “Vadidm” takımının projesinde, Yapay Zekâ teknolojileri kullanılarak Orhan Veli Kanık’ın çizgisinde yeni sanat eserleri üretilmesi hedefleniyor. İkinci gelen “ArtRevolution” takımının geliştirdiği proje, Artymind dijital ortamdaki yazıların içeriklerini tarayıp çeşitli algoritmalarla bu yazıların içindeki ana temayı oluşturan anahtar kelimeleri kullanarak görsel üretmeyi sağlayan bir Yapay Zekâ uygulaması olarak dikkat çekiyor. Üçüncü takım “İlgitech”in projesinde ise GP3 kaynaklı bir Yapay Zekâ yazılımıyla ilham olabilecek görsellerin sanatçının önüne çıkarılması amaçlanıyor.
Diğer yandan, fikir maratonu birincisi “TrailerArt” takımının projesinde, sanat eserlerinin unutulup zamanla yok olmaması için geliştirilen Yapay Zekâ teknolojisiyle sisteme yüklenen tüm dönemlere ait sanat eserleri ışığında beğenilen eserlerin kalıcılığı sağlanıyor. İkinci gelen “Algoritim” takımının geliştirdiği projede, çeşitli sebeplerden dolayı enstrüman çalamayan kişilerin Yapay Zekâ sayesinde geliştirilen yöntemlerle enstrüman çalmayı öğrenmeleri amaçlanıyor. Üçüncü takım “Dokukod”un projesinde ise kişinin mimiklerinden duygu durumlarını anlayarak Yapay Zekâ ile o anki moduna uygun olarak arka plan müziği yaratılması amaçlanıyor.
Teknoloji çeki hediye edildi
Hackathon ve fikir maratonunu kazanan öğrencilere fikir ve projelerini geliştirmeleri için ödül olarak teknoloji çekleri verildi. Buna göre, fikir maratonu kapsamında birinci olan takıma 10 bin TL, ikinci olan takıma 6 bin TL ve üçüncü olan takıma 4 bin TL değerinde; hackathon kapsamında birinci olan takıma 15 bin TL, ikinci olan takıma 10 bin TL ve üçüncü olan takıma 5 bin TL değerinde teknoloji hediye çekleri sunuldu.
242 bini aşkın çocuğa ulaşıldı
“Yarını Kodlayanlar” projesiyle, Türkiye’nin dört bir yanında yaşları 7-14 arasında değişen çocuklara gönüllü eğitmenlerin yönetiminde programlamaya giriş, algoritma mantığı, uygulama yapma, hikâye oluşturma ve oyun yapma gibi konularda teorik ve uygulamalı eğitimler veriliyor. Eğitimlerde çocuklara programlama hakkında fikir sahibi olma, yaratıcılıklarını ortaya çıkaracak çalışmalar yapma, kendi hayal dünyalarını oluşturma, kendi oyunlarını üretme imkânı sunuluyor. Bugüne kadar 81 ilde 242 bini aşkın çocuğa ulaşan proje kapsamında 1 yılda elde edilen toplam sosyal değer yaklaşık 6,6 milyon TL olurken, projeye yapılan her 1 TL’lik yatırım 4,4 TL değerinde sosyal fayda yarattı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
MediaMarkt CLUB, 4 Nisan’a kadar devam edecek kampanya ile üyelerine seçili ürünlerdeki sepetlerde 2.
MediaMarkt CLUB, 4 Nisan’a kadar devam edecek kampanya ile üyelerine seçili ürünlerdeki sepetlerde 2.500 TL’ye varan anında indirim fırsatı sunuyor. MediaMarkt Türkiye’nin özel hediye çekleri ve avantajlar sunduğu CLUB’a MediaMarkt mağazalarından ve mediamarkt.com.tr’den hızlıca üye olunabiliyor.
Yıl genelinde ve özel günlerde tüketicilere uygun fiyat ve ödeme koşullarıyla cazip kampanyalar düzenleyen MediaMarkt, çeşitli avantaj ve hizmetler sunduğu sadakat programı MediaMarkt CLUB üyelerine özel kampanya başlattı. 4 Nisan Pazartesi gününe dek sürecek kampanya kapsamında seçili ürünlerdeki sepetlerde 2.500 TL’ye varan indirimler sunulacak.
MediaMarkt’ın mağazalarında, mobil uygulamasında ve mediamarkt.com.tr’de uygulayacağı kampanya kapsamında seçili ürünlerin yer aldığı sepetlerde
MediaMarkt’ın olduğu her yerde CLUB avantajlarını kullanabilen teknolojiseverler, bu sayede kendilerine özel indirimlerden ve hediye fırsatlarından da yararlanabiliyor.
MediaMarkt CLUB’a üye olmak çok kolay
Avantajlarla dolu yepyeni bir dünyanın kapılarını açan MediaMarkt CLUB’a üye olmak ise oldukça kolay. Teknolojiseverler MediaMarkt CLUB’a tüm MediaMarkt mağazalarından hızlıca üye olabilirler.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Pandemi sebebiyle geçen sene gerçekleştirilemeyen “ Akıl ve Zeka Oyunları” yarışmaları bu yıl, yoğun katılımla gerçekleştirildi.
Pandemi sebebiyle geçen sene gerçekleştirilemeyen “ Akıl ve Zeka Oyunları” yarışmaları bu yıl, yoğun katılımla gerçekleştirildi.
Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı ilkokul ve ortaokulların katılımıyla gerçekleşen 4. Türkiye Akıl ve Zeka Oyunları yarışmasına organizasyona ilgi oldukça yüksekti.
BTSO Celal Sönmez Spor Lisesi Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen yarışmalara İlkokul ve Ortaokul seviyelerinde çok sayıda öğrenci katıldı.
Yarışmada İlkokullar için Mangala, Pentago, Küre, Equlibrio, Q-bitz yarışmaları düzenlenirken Ortaokullar için de Reversi, Küre, Mangala, Kulami, Pentago kategorilerinde yarışmalar düzenlendi.
Bursa Osmangazi’de düzenlenen ilçe finallerine 71 farklı okuldan 273 öğrenci katıldı. Her oyun için ilk üçe giren öğrencilere madalya ve hediye takvimi yapıldı. Ayrıca yarışmalara katılan bütün öğrencilere sertifikaları verildi.
Yarışmalar neticesinde her oyun için İlçe Birincisi olan öğrenciler, 14 Nisan 2022 tarihinde gerçekleşecek olan “Akıl ve Zekâ Oyunları Bursa İl Finali” nde yarışmaya hak kazandılar.
Yarışmalar Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürleri, katılımcı okul müdürleri ile rehber öğretmenlerin katıldığı ödül töreni ile organizasyon sona erdi.
1. İlkokul seviye Pentago yarışmasında derece yapan öğrenciler, 1. Samet ASLAN Ş. J. Uz Çavuş İlyas Genel İlkokulu, 2. Mustafa ÇETİN Tarık Çevikel İlkokulu, 3. Ebrar Elif BUDAK Sadi Etkeser İlkokulu olurken EQULİBRİO oyununda dereceye gire öğrenciler 1. Eymen Berat Yılmaz,2. Yağmur Turan ,Zeynep Topal o oldu. Mangala oyunu kazananları 1. Zehra GEZER Davut Çalışkan İlkokulu , Yüsra KARAHALİLÖZ Osmangazi Beld. Hacı Akkadın Tarman İlkokulu, 3. Ahmet Sait KUZ U Osmangazi İlkokulu Q-BİTZ oyunu kazananları 1. Ahmet Asım KAYA Osmangazi İlkokulu, Küre oyununu kazanan öğencileri 1.Ömer TEKİN Osmangazi İlkokulu, 2.Şadi Ata Cihan Faik Yılmazipek İlkokulu, 3. Selim Yüksel Ş.J. Uz. Çavuş İlyas Genel İlkokulundan oldu.
1. Ortaokul seviyesinde Reversi oyunu kazananları 1. Cansu GÜLÜTAK Selçukgazi Ortaokulu 2. Ege KALAYCI Yunuseli Hacı Naciye Kanalıcı İmam Hatip Ortaokulu 3. Ege KALAYCI Yunuseli Hacı Naciye Kanalıcı İmam Hatip Ortaokulu. Küre oyunu kazanan öğrencileri 1. Havvanaz İŞÇi Nizam Karasu Anadolu İmam Hatip Lisesi ( İHO) 2. Feyza ATLAS Faik Yılmazipek İmam Hatip Ortaokulu 3. Aybilge SAY Eşrefoğlu Rumi İmam Hatip Ortaokulu. Mangala oyunu kazananları 1. İsmail Engin AYDIN Sakarya Ortaokulu ,2. Kerim KRAYYİM BTSO Sait Ete Ortaokulu 3. İsmail Engin AYDIN Sakarya Ortaokulu . Kulami oyunu kazananları, 1. Berra Gökay Faik Yılmazipek İmam Hatip Ortaokulu, 2. Elif Akşahin Ş.Sinan Acar Ortaokulu , 3. İbrahim Efe İncekaya Eşrefoğlu Rumi İmam Hatip Ortaokulu . Pentago oyunu kazananları 1. Yaren Göksu Erçin Eşrefoğlu Rumi İmam Hatip Ortaokulu, 2. Mehmet Şamil Aksoy Nizam Karasu İmam Hatip Lisesi, 3. Furkan Kaya Ş. Sinan Acar Ortaokulu öğrencileri oldu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Vodafone Türkiye, dünyanın en iyi işverenlerini değerlendiren Great Place to Work Enstitüsü’nün Türkiye’de bu yıl 10’uncusunu gerçekleştirdiği “En İyi İşverenler” araştırmasında “1000-4999 Çalışan” kategorisinde ikinci oldu.
Vodafone Türkiye, dünyanın en iyi işverenlerini değerlendiren Great Place to Work Enstitüsü’nün Türkiye’de bu yıl 10’uncusunu gerçekleştirdiği “En İyi İşverenler” araştırmasında “1000-4999 Çalışan” kategorisinde ikinci oldu.
Vodafone Türkiye, dünyanın önde gelen araştırma, danışmanlık ve eğitim şirketlerinden Great Place to Work Enstitüsü tarafından Türkiye’de 10’uncu kez açıklanan “En İyi İşverenler” araştırmasında “1000-4999 Çalışan” kategorisinde ikinci oldu.
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Bayram, şunları söyledi:
“Vodafone Türkiye olarak, çeşitliliğe önem veren, ama bununla yetinmeyip, bu çeşitliliği kültürümüze, iş yapış şeklimize, dilimize dahil eden bir şirket olmayı hedefliyoruz. Her alanda fırsat eşitliği sağlama hedefiyle çalışan deneyimini kültürümüzün merkezine koyuyoruz. Çalışan deneyiminin sade prosesler ile bürokrasiden uzak ve şeffaf bir iletişimle şekillendirilmesine önem veriyoruz. Her çalışanın biricikliğini kabul eden, bireysel ihtiyaç ve beklentilere cevap veren esnek uygulamalarla çalışanlarımıza en iyi deneyimi yaşatmaya odaklanıyoruz. İnsan Kaynakları alanında geliştirdiğimiz yenilikçi uygulamaların dünyanın saygın araştırma kuruluşlarından Great Place to Work Enstitüsü tarafından ödüle layık görülmesinden büyük mutluluk duyuyoruz. Vodafone’da herkesin #oldugumgibi diyebileceği bir çalışma ortamı yaratmak için çalışmaya devam edeceğiz.”
Toplam 8 kategoride 147 şirket yer aldı
Dünyada 5 kıta ve 60 ülkede yüksek güven temelli işyeri kültürü oluşturma konusunda uzman global bir araştırma ve danışmanlık şirketi olan Great Place to Work, çalışanları ve şirket kültürünü derinlemesine analiz ederek belirlediği “Türkiye'nin En İyi İşverenleri 2022” listesini açıkladı. Great Place to Work tarafından gerçekleştirilen analizlere dahil olarak “Harika İşyeri Sertifikası”nı almaya hak kazanan yerel ve uluslararası organizasyonların katıldığı Great Place to Work Türkiye’nin En İyi İşverenleri Listesi’nde bu yıl organizasyonların çalışan sayısına göre 8 kategoride 147 şirket yer aldı. Araştırmaya katılan şirketler, Great Place to Work felsefesine göre bir şirketin kurum kültürünün temelinde yer alan güvenilirlik, saygı, hakkaniyet, gurur ve takım ruhu boyutları ile değerlendirildi. Ocak 2021 ile Ocak 2022 arasında organizasyon çalışanlarının işyeri kültürleri içindeki deneyimini ölçümleyen Trust Index anketine dahil olan 120 bine yakın çalışanın cevaplarıyla oluşan listede “Herkes İçin Harika İşyeri” kriterlerinde en iyi performansı gösterenler yer buldu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
PUBG MOBILE, 500.
PUBG MOBILE, 500.000 TL ödül havuzuna sahip Yükselen Yıldızlar Turnuvası ile Türkiye’nin en büyük topluluk turnuvasına imza atmaya hazırlanıyor.
Dünyanın en popüler mobil oyunlarından biri olan PUBG MOBILE, Türkiye’nin en büyük topluluk turnuvalarından birine imza atıyor. Profesyonel arenaya adım atmak isteyen oyuncuların yeteneklerini göstereceği Yükselen Yıldızlar Turnuvası, büyük finalde pandemi sonrası gerçekleştirilen en büyük fiziksel espor etkinliğine de sahne olacak.
4. yıldönümünü yepyeni etkinlikler ile kutlayan PUBG MOBILE, Yükselen Yıldızlar Turnuvası ile Türkiye ve Azerbaycan’ın dört bir yanından oyunculara espor takımları tarafından keşfedilme fırsatı sunuyor. https://www.pubgmturkiye.com/ sayfasından yapılan başvurular için son gün 4 Nisan.
500.000 TL ödül havuzu ile en büyük topluluk turnuvası
Turnuvaya kayıt olan oyun severler, hayranı oldukları ünlü PUBG MOBILE yayıncılarının liginde yer alarak büyük finalde 500.000 TL ödül havuzu için yarışacak. Turnuvanın ünlü PUBG MOBILE oyuncuları arasında Barış G, Cemre & Nisa, Doch, Egoist Pati, Kozmik Karınca, Mezarcı, Tugay Gök ve Vural Üzül yer alıyor.
Kayıt aşaması 4 Nisan’a kadar devam eden Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nda ön elemeler 6 – 21 Nisan, ön eleme finalleri ise 25 – 28 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek. 6 – 8 Mayıs tarihleri arasındaki lig aşamasının ardından ise 19 – 22 Mayıs tarihleri arasında Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nda Büyük Final mücadelelerine imza atılacak.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
230 ülkede, eşleşme sayısı şu ana kadar 117 milyarı aşan Azar, yeni özellikleri ile görüntülü görüşme dünyasında çığır açıyor.
230 ülkede, eşleşme sayısı şu ana kadar 117 milyarı aşan Azar, yeni özellikleri ile görüntülü görüşme dünyasında çığır açıyor. Artık yeni Azar özellikleri ile kullanıcılar hem daha fazla eğlenecek hem de daha fazla kitleye ulaşabilecek.
İspanyolca’da şans ve tesadüf gibi anlamlara gelen Azar, Türkiye’de eğlenceli ve heyecanlı bir sosyal aktivite olarak 2014’ten beri en çok tanınan ve kullanılan görüntülü sohbet platformu olarak biliniyor. 3 yeni özelliği ile baştan aşağı değişen yeni Azar artık yeni insanlarla tanışmak isteyenler için çok daha fazla ve farklı seçeneklere sahip olacak. “Yeni Azar bildiğin gibi değil” mottosuyla kullanıcılarının karşısına çıkan Azar ile “yeni insanlarla tanışmak artık daha eğlenceli ve heyecanlı” hale geliyor.
Peki Azar’ı daha eğlenceli ve heyecanlı yapan yeni özellikleri neler?
Öncelikle Azar’ın yeni Avatar özelliği ile kullanıcılar gerçek zamanlı dijital maskeler, yani avatarlar oluşturabilecek. Böylece görüntülü sohbetlerine devam edebilecek. Ayrıca kullanıcılar istedikleri avatarı oluşturma ve nasıl görüneceklerini seçme özgürlükleriyle hem eğlenecek, hem de farklı bir deneyim yaşayacak.
Ayrıca yeni Azar’da canlı yayınlar daha keyifli ve daha etkileşimli olacak. Kullanıcılar dilerlerse yayıncı dilerlerse misafir olarak yayınlara katılabilecek. Diğer uygulamalardan farklı olarak açık mod özelliği ile canlı yayına katılma isteği gönderip sıraya giren tüm izleyiciler, rastgele şekilde yayına katılmaya başlayabilecek. Böylece açık mod özelliğiyle yayıncılar ve misafirler arasında sürpriz eşleşmeler yaşanabilecek.
Yeni Azar’ın bir diğer özelliği olan Lounge ile kullanıcıların beğendikleri kişilerle eşleşmeyi beklemelerine gerek kalmayacak. Lounge sekmesine gelen kullanıcılar, profil kartlarını sağa ve sola kaydırarak Azar’da kimlerin olduğuna yakından bakabilecek. Böylece beğendikleri kullanıcılara hemen mesaj gönderip, isterlerse görüntülü arama gerçekleştirebilecek.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Dijital Varlık Alım-Satım Platformu Bitexen, KISS Token ön satışını başlatıyor.
Dijital Varlık Alım-Satım Platformu Bitexen, KISS Token ön satışını başlatıyor. Serbest piyasada fiyatlanan sosyal token KISS Token’ın ön satışı, kilitsiz seçenekleriyle Dijital Varlık Alım-Satım Platformu Bitexen’de ve 33 gün kilitli 30 Hediyeli olarak Bitexen Club’da gerçekleştirilecek.
Türkiye’nin en geniş ürün yelpazesine ve işlem çeşitliliğine sahip Bitexen, Türkiye'nin Global Radyo markası KISS FM'in sosyal tokenını arz edecek. KISS Token sahipleri Ücretsiz Dj eğitimi, konserlere ve partilere ücretsiz katılım, Tatil kazanma şansı, radyoda dj olma şansı, sanatçı imzalı ürünler, sanatçılarla tanışma, ödül törenlerinde söz sahibi olmak ve NFT’lere ücretsiz sahip olma hakkı gibi avantajlar elde edilebilecek.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Samsung’un hayatımızdaki önemli şeyleri kaybetmemek veya izlemek için sunduğu Galaxy SmartTag ile tüylü dostlarınızı, ev, araba anahtarı gibi önemli eşyalarınızı, otoparkta park ettiğiniz aracınızı, kargonuzu hatta uçak yolculuklarınızda valizinizi dahi bulmak şimdi düşündüğünüzden çok daha basit.
Samsung’un hayatımızdaki önemli şeyleri kaybetmemek veya izlemek için sunduğu Galaxy SmartTag ile tüylü dostlarınızı, ev, araba anahtarı gibi önemli eşyalarınızı, otoparkta park ettiğiniz aracınızı, kargonuzu hatta uçak yolculuklarınızda valizinizi dahi bulmak şimdi düşündüğünüzden çok daha basit.
Bluetooth Düşük Enerji (BLE), geniş paylaşım ağı (UWB), artırılmış gerçeklik (AR) gibi teknolojileri destekleyen SmartTag ve SmartTag Plus, aynı zamanda takip etmek istediğiniz evcil hayvanınız ya da önemli eşyanızın nerede olduğunu ve etrafını görüntüleyebiliyor, dilediğinizde sizi oraya yönlendiriyor.
Çoğu zaman hayatımızdaki önemli nesnelerin yerini unutabiliyor ya da kaybedebiliyoruz. Aynı şekilde çok sevdiğimiz evcil hayvanlarımız da bazı durumlarda yanımızdan ayrılıp endişeli durumlar yaşanmasına sebebiyet verebiliyor. İşte Samsung’un bu ve bunun gibi benzeri durumları düşünerek tasarladığı Galaxy SmartTag, adeta hayat kurtaran özellikleriyle hem tüylü dostlarımızın güvencesi oluyor hem de önemli eşyalarımızın hiçbir zaman kaybolmamasını sağlıyor.
Hem Bluetooth Düşük Enerji (BLE) hem de geniş paylaşım ağı (UWB) teknolojisiyle donatılan Galaxy SmartTag sayesinde, sadece eşyalarınızın değil can dostlarınız evcil hayvanlarınızın da konumunu çok daha doğru bir biçimde tespit etmek mümkün oluyor. Galaxy SmartTag, kullandığı artırılmış gerçeklik (AR) teknolojisiyle, akıllı telefonunuzun kamerasını kullanarak kaybolan eşyalarınız ya da tüylü arkadaşlarınızın bulunduğu yeri görüntülemenizi de sağlıyor SmartThings uygulaması üzerinden SmartThings Find hizmetini kullananlar, akıllı telefonları veya tabletleri ile kaybolan evcil hayvanlarını veya eşyalarını bulabiliyor. SmartThings Find hizmetine cihazınızın kaybolduğunu bildirdiğinizde, yakında bulunan herhangi bir etkinleştirilmiş Galaxy cihazı SmartThings sunucusuna konumu bildiriyor ve siz de bunun üzerine bildirim alıyorsunuz.
Tek bir pil ile aylarca süren kullanım süresi
Hiçbir şekilde SIM kart ihtiyacı duymayan ve her ay sabit ödeme gibi harcamaları olmayan Galaxy SmartTag, SIM kart takılmadığı için GSM şebekesi ile etkileşimde bulunmuyor. Bluetooth bağlantısının yanı sıra artırılmış gerçeklik (AR), geniş paylaşım ağı (UWB) gibi teknolojileri kullanması nedeniyle takip saatlerine göre daha az radyasyon yayıyor. Takip cihazları sürekli elektrik ihtiyacı duyduğu için şarj veya montaj gibi işlemler gerektirirken, Galaxy SmartTag ise tek pil ile aylarca kullanım süresi sunuyor.
Evcil hayvanınızın tasmasına takarak konumunu öğrenin, etrafı görüntüleyin
Galaxy SmartTag cihazını, evcil hayvanınızı rahatsız etmeyecek şekilde tasmasına takmanız durumunda, tüylü dostunuz kaybolduğunda Galaxy cihazınızdaki SmartThings Find hizmetiyle konumu kolayca ve doğru bir şekilde tespit etmenizi sağlıyor. Ayrıca, UWB destekli akıllı telefonlarda bulunan ‘AR Finder’, kullanıcı dostu arayüzüyle size rehberlik ederek Galaxy SmartTag takılı tüylü dostunuzun sizden ne kadar uzakta olduğunu gösteriyor ve sizi onun yanına doğru yönlendiriyor. Üstelik Galaxy SmartTag’e yaklaştığınızda sesli uyarı da alabiliyorsunuz. Galaxy SmartTag’de kullanılan BLE teknolojisi ve Galaxy cihaz ağının gücü sayesinde Galaxy SmartTag, SmartThings Find’ın güçlü konumlandırma kapasitesini daha da artırıyor, sizden çok uzakta olsa dahi evcil hayvanınızı harita üzerinde tespit edebilmenizi sağlıyor.
Ev ya da araba anahtarınızı mı kaybettiniz? Galaxy SmartTag sayesinde endişeye gerek yok
Çoğu zaman ev, araba, motosiklet veya bizim için önemli olan anahtarları nereye koyduğumuzu unutabiliyoruz. İşte bu durumlarda da Galaxy SmartTag adeta hayat kurtarıcı olabiliyor. Anahtarlığa takılan Galaxy SmartTag sayesinde anahtarlarımızın nerede olduğunu, konumunu istediğiniz an öğrenmek ve görüntülemek çok basit. Ufak boyutu ve kullanım kolaylığı ile anahtarlarınızı kaybetmek ya da nerede olduğunu görmek artık sorun olmaktan çıkıyor.
Motosikletiniz ya da aracınızı nereye park ettiğinizi unuttuğunuz oluyor mu?
Alışveriş merkezi, fuar, etkinlik alanı gibi büyük yapıların açık otoparklarında aracımızı veya motosikletimizi nereye koyduğumuzu bulmak bazen epey zaman alabiliyor. Hatta çalınma, hırsızlık gibi istenmeyen durumların aklımıza gelmesine yol açabiliyor. Bunun önüne geçmek ve taşıtınızın yerini istediğiniz an kontrol etmek için iyi bir alternatif sunan Galaxy SmartTag, hem aracınızın konumunu görüntüleyebiliyor hem de üstün teknolojileri ile sizi onu bulmak için yönlendirebiliyor.
Uçak yolculuklarında valizinizin kaybolma ihtimaline karşı her zaman güvendesiniz
Galaxy SmartTag, özellikle uçak yolculuklarında önemli eşyalarınızın bulunduğu valizinizin nerede olduğunu, yanlışlıkla başka bir konuma gönderilip gönderilmediğini görüntülemenizi sağlıyor ve havalimanındaki endişeli bekleyişleri sona erdiriyor. Valizinizin içine koyacağınız Galaxy SmartTag, size valizinizin an be an nerede olduğunu görüntüleme, takip etme imkanı sunuyor.
Önemli bir kargonuzun kaybolma ihtimali mi var?
Günümüzde çok sık kullanılan kargo operasyonları da önemli eşyaların kaybolabileceği nedeniyle endişelendiren bir diğer konu olarak önümüze çıkıyor. Böyle bir ihtimali yaşamamak için önemli kargoların içine koyulacak Galaxy SmartTag, kargonuzun hem gerçek zamanlı takibini yapabiliyor hem de kargo şirketine ulaşamadığınız veya kargonuzun geciktiği zamanlarda endişeleri ortadan kaldırıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Türk Telekom’un Port ücretlerindeki artışlarla ilgili olarak son dönemde gündeme gelen fiyat düzenlemesi konusunda bir açıklama yapma gereği duyulmuştur.
Türk Telekom’un Port ücretlerindeki artışlarla ilgili olarak son dönemde gündeme gelen fiyat düzenlemesi konusunda bir açıklama yapma gereği duyulmuştur.
Bazı yayın organları ve sosyal medya platformlarında belirtilen ‘İnternete yüzde 67 zam yapıldı’ içerikli haberler ve yorumlar gerçeği yansıtmamaktadır.
Belirtmek isteriz ki, toptan seviyedeki Port ve Transmisyon ücretlerinde Şubat 2020’den beri herhangi bir fiyat güncellemesi yapılmamıştır. Aradan geçen iki yılı aşkın süre zarfında dünya ve Türkiye ekonomisindeki konjonktüre bağlı olarak maliyetleri doğrudan etkileyen ekonomik parametrelerde ciddi değişiklikler yaşanmıştır. Şubat 2020’den bugüne transmisyon (iletim) maliyetleri önemli ölçüde artmış olmasına rağmen transmisyon ücretlerinde herhangi bir değişikliğe gidilmemiştir.
Toptan seviyede gerçekleştirilen fiyat düzenlemesinin perakende seviyesindeki internet ücretlerine yansıması ise tamamen ilgili internet servis sağlayıcı işletmelerin kendi stratejileri kapsamında belirlenecek olup, bu artışın; iddia edilen oranların ve enflasyonun da çok altında olacağı öngörülmektedir.
Toptan seviyedeki hizmetler için öngörülen güncelleme teklifi, 1 Haziran 2022 tarihinden itibaren geçerli olacaktır.
Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.
Türk Telekom
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Camın tüm temel alanlarında faaliyet gösteren, dört kıtada 14 ülkeye yayılan üretim faaliyetleri ve 150 ülkeyi aşan satışlarıyla küresel bir oyuncu olan Şişecam, 2021 yılı Dijital Faaliyet Raporu’nu yayınlandı.
Camın tüm temel alanlarında faaliyet gösteren, dört kıtada 14 ülkeye yayılan üretim faaliyetleri ve 150 ülkeyi aşan satışlarıyla küresel bir oyuncu olan Şişecam, 2021 yılı Dijital Faaliyet Raporu’nu yayınlandı. “Gururla Geleceğe” başlıklı raporda Şişecam Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Kırman’ın Şişecam’ın 2021 yılı yatırım ve faaliyetlerini kapsayan, sürdürülebilir gelecek vizyonunu ortaya koyan, dijital dönüşüm ve Ar-Ge faaliyetlerini anlattığı 10 adet video da yer alıyor. Paydaşlar, bu videolar aracılığıyla Şişecam’ın 2021 faaliyetleri hakkında merak ettikleri sorulara cevap buluyor.
Düzcam, cam ev eşyası, cam ambalaj ve cam elyafı gibi camın tüm temel alanları ile soda külü ve krom bileşiklerini kapsayan iş kollarında, dört kıtada 14 ülkeye yayılan üretim faaliyetleri ve 150 ülkeyi aşan satışlarıyla küresel bir oyuncu olan Şişecam, 2021 Yılı Dijital Faaliyet Raporu’nu yayınlandı. Şişecam’ın 2021 yılı yatırım ve faaliyetlerini içeren, sürdürülebilir gelecek vizyonunu ortaya koyan “Gururla Geleceğe” başlıklı Dijital Faaliyet Raporu’nda Şişecam Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Kırman’ın şirket ile ilgili merak edilen soruları yanıtladığı 10 adet video yer alıyor.
Dünyanın 14 ülkesinde 45 tesiste üretim yapan küresel bir şirket olan Şişecam, büyük ve yaygın organizasyonunu bir bütün olarak, ortak akıl ve uyumla yönetirken, sadece üretimde değil, satış-pazarlama, lojistik ve tedarik zinciri yönetimi alanlarında da dijital dönüşüm çalışmalarını büyük hızla ilerletiyor. Sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımıyla güçlü hedeflerine doğru mesafeleri kısaltan Şişecam, nitelikli insan gücüyle akıllı teknolojileri birleştiriyor, dünya çapında başarılı sonuçlar elde ediyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Üstün Japon teknolojisi ve güçlü sektör tecrübesiyle öne çıkan Form MHI Klima Sistemleri, kurumsal şirketlere etkin iklimlendirme çözümleri sunmaya devam ediyor.
Üstün Japon teknolojisi ve güçlü sektör tecrübesiyle öne çıkan Form MHI Klima Sistemleri, kurumsal şirketlere etkin iklimlendirme çözümleri sunmaya devam ediyor. Form MHI Klima Sistemleri, 2022 yılında da Halkbank’ın Split Klima Temin ve Montaj ihalesini kazandı.
Güçlü referansları ile sektörde öne çıkan Form MHI Klima Sistemleri, Türkiye Halk Bankası’nın açmış olduğu Split Klima Temin ve Montaj ihalesini bu yıl da kazandı. 2020 ve 2021 yıllarında da ihaleyi kazanan Form, alanında lider olmayı sürdürüyor. Halkbank’a özellikle VRF sistemler alanında uzun yıllardır hizmet veren Form, firmanın split klima ihalesini üç yıl üst üste kazanmasıyla ürün ve hizmet kalitesini bir kez daha kanıtlamış oldu. İhale kapsamında bankanın tüm split klima ihtiyacı Mitsubishi Heavy RAC ve PAC serisi klimalarla karşılanacak.
Halkbank VRF alanında da Form tecrübesine güveniyor
Form, Halkbank şubelerinin iklimlendirmesini uzun yıllardır Mitsubishi Heavy VRF sistem cihazlarla sağlıyor. Firma, son 2 yılda Halkbank’ın 150’den fazla şubesi ve 240’tan fazla ATM cihazının iklimlendirme ihtiyacına RAC ve PAC serisi Split klimaları ile çözüm sundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Bitcoinerlar tarafından Bitcoin’in maskotu olarak kabul gören The Little HODLer'ın yaratıcısı Lina Seiche ve The Steve Group, The Little HODLer projesi üzerinde ortak oldular.
Bitcoinerlar tarafından Bitcoin’in maskotu olarak kabul gören The Little HODLer'ın yaratıcısı Lina Seiche ve The Steve Group, The Little HODLer projesi üzerinde ortak oldular.
The Steve Group’un ilk global ortaklığı olan The Little HODLer projesi, Lina Seiche tarafından yaratıldı ve başlangıçta peluş oyuncak olarak satışa sunuldu. İlerleyen süreçte bir çok farklı ürünün satışıyla bitcoin dünyasında ses getiren The Little HODLer projesi, ilk çıktığında saatler içerisinde 'sold out' olmasıyla da başarısını ortaya koydu. Bitcoiner’lar tarafından Bitcoin’in maskotu olarak görülen The Little HODLer karakterinin üzerinde yer aldığı peluş oyuncak, karikatür ve sweatshirtler satışta olmakla beraber; ajanda, kupa, anahtarlık ve yastık gibi 20’den fazla farklı ürün yakın zamanda ürün gamına girmeye hazırlanıyor. Global arenada da ses getiren ortaklık sonucunda Türker ve Seiche, 6-9 Nisan tarihlerinde Miami’de düzenlenecek, Nayib Bukele ve Michael Saylor gibi isimlerin de katılacağı şimdiye kadar ki en büyük konferans olan Bitcoin 2022’ye davet edildi.
The Steve Group’un CEO’su Derya Türker, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “ The Little HODLer bitcoin dünyasında çok sevilen bir karakter. The Steve Group olarak Türkiye'nin kripto para alanında küresel bir merkez olma hedefinde bir adım olduğunu düşündüğümüz bu ortaklığı çok değerli buluyoruz. Yakın zamanda The Little HODLer web sitesi Türkçe olarak da hizmet vermeye başlayacak. Anlık olarak web sitesinde Türkiye'den alım yapılabiliyor, ancak alımlar şimdilik dolar üzerinden gerçekleşiyor.” şeklinde konuştu.
The Little HODLer’ın yaratıcısı Lina Seiche’de bu ortaklıktan duyduğu memnuniyeti, “The Little HODLer'ın Türkiye piyasasına The Steve Group ortaklığıyla çıkmasından dolayı çok mutlu ve heyecanlıyım. Aynı zamanda projenin Bitcoinerler tarafından Bitcoin Maskotu olarak kabul edilmesi de projenin geleceğini kanıtlar nitelikte. Bugün The Little HODLer yaklaşık olarak 50’den fazla ülkeye ürün gönderimi sağlamakta. Web sitesinde yer alan karikatürler ise bugüne kadar 50 milyondan fazla kişi tarafından görüntülendi. Bu ortaklıkla birlikte, bu sayıların artacağına inanıyorum. Projenin önünde daha çok uzun bir yol var ve gelecek zamanda birçok farklı ürün daha satışa sunulacak.” sözleriyle dile getirdi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
HUAWEI, yeni bir tasarıma ve ilk HUAWEI OLED Real Color FullView Ekrana sahip ilk HUAWEI 2'si 1 arada Windows 11 dizüstü bilgisayar olan HUAWEI MateBook E'yi Türkiye’de satışa sundu.
HUAWEI, yeni bir tasarıma ve ilk HUAWEI OLED Real Color FullView Ekrana sahip ilk HUAWEI 2'si 1 arada Windows 11 dizüstü bilgisayar olan HUAWEI MateBook E'yi Türkiye’de satışa sundu.
Yeni HUAWEI MateBook E, hareket halindeyken üretken kalmak isteyen tüketiciler için özel olarak tasarlandı. Her ne yapıyor olurlarsa olsunlar, her zaman, her yerde daha üretken olmalarını sağlayan tablet bilgisayar, çok yönlü hibrit tasarım, akıllı etkileşim özellikleri, profesyonel düzeyde performans ve olağanüstü multimedya çözümleri sunuyor. HUAWEI MateBook E, kullanıcıların işlerini daha hızlı ve verimli bir şekilde yapmasına yardımcı olmak için geleneksel dizüstü bilgisayarların ve tabletlerin avantajlarını birleştiren güçlü bir üretkenlik aracı.
2'si 1 arada dizüstü bilgisayarlar mobil üretkenliğin geleceği
Teknolojik gelişmeler, hızla popülerlik kazanan yeni bir çalışma biçimini mümkün kıldı. 'Hibrit çalışma' olarak adlandırılan bu yeni çalışma tarzı, insanların istedikleri yerde çalışmayı seçme özgürlüğü ile tanımlanıyor. Mobil ve ev ofislerinin yükselişi de yeni kariyer fırsatları yarattı, ancak esnek olmalarına rağmen, bu ortamlarda çalışmak aynı zamanda insanların her zaman üretken kalmaları gerektiği anlamına geliyor. Ve üretkenliği sürdürmek için kullanıcılar daha spesifik ve özel donanım seçenekleri talep ediyor. Bu öngörüyle yola çıkan HUAWEI, ekosistemine katılan en yeni akıllı ofis dizüstü bilgisayarı olan HUAWEI MateBook E’yi ortaya çıkarttı.
Yeni HUAWEI MateBook E, yalın bir tasarıma sahip hafif ve taşınabilir bir tablet bilgisayar. Aynı zamanda doğrudan güneş ışığı altında kullanılsa bile tutarlı bir görüntüleme deneyimi için profesyonel düzeyde renk verimliliğine ve 600 nit maksimum parlaklığa sahip HUAWEI OLED Real Color FullView Ekrana sahip ilk HUAWEI dizüstü bilgisayar. Başka bir ilk olarak, MateBook E ilk kez HUAWEI M-Pencil ile uyumlu bir HUAWEI bilgisayarı. 2'si 1 arada cihazla eşleştirilen ekran kalemi, 4.096 basınç hassasiyeti seviyesini ve sadece 2 ms'lik gecikmeyi destekleyerek her zamanki gibi yüksek duyarlılıkta kullanım sunuyor. HUAWEI MateBook E farklı kullanım açılarını destekleyen HUAWEI Akıllı Manyetik Klavye ile de uyumludur. Ayrıca HUAWEI MateBook E, kulaklıklar, yazıcılar ve ekran dahil olmak üzere diğer HarmonyOS cihazlarıyla iş birliği içinde çalışabilir. 2'si 1 arada dizüstü bilgisayarı bir mobil üretkenlik güç merkezine dönüştüren yeni özellikler, kullanıcı ister evde ister ofiste veya mobil olsun, farklı kullanım senaryolarında 2'si 1 arada dizüstü bilgisayarın çok yönlülüğünü geliştirmek için uyum içinde çalışır.
Hafif ve taşınabilir bir gövdede profesyonel düzeyde performans
HUAWEI MateBook E, yalnızca 709 gram ağırlığında ve yalnızca 7,99 mm kalınlığında. Gövdenin yuvarlatılmış kenarları, geleneksel dizüstü bilgisayarlarda bulunan daha keskin emsallerinden farklı olarak daha rahat bir tutuş sunarken daha akıcı bir tasarım sağlıyor.
12,6 inç HUAWEI OLED Real Color FullView Ekran, yüzde 90 ekran-gövde oranına sahip. 600 nit'lik maksimum parlaklığı ve P3 geniş renk gamını destekleyerek ∆E<1 profesyonel düzeyde renk doğruluğuna sahip. Bu özellikler, iç veya dış mekanlarda ekranın keskin ve keskin kalmasını sağlıyor. Ayrıca, HUAWEI MateBook E donanım düzeyinde düşük mavi ışık teknolojisi kullanıyor ve TÜV Rheinland Full-Care Eye Care 2.0 sertifikasını alan ilk HUAWEI 2'si 1 arada dizüstü bilgisayar.
11. Nesil Intel Core işlemci ve Intel Iris Xe grafik kartına sahip HUAWEI MateBook E, mükemmel çoklu görev performansı ve depolama ihtiyaçlarını karşılamak için 16 GB'a kadar çift kanallı RAM ve 512 GB yüksek hızlı SSD’ye sahip. MateBook E’nin tüm modelleri, Independent Shark Fin Fan ile standart olarak gelir ve 2'si 1 arada dizüstü bilgisayarlar için yeni bir çıta oluşturan yüksek soğutma performansı sağlayan sekiz katmanlı bir ısı dağıtım sistemi içeriyor.
Tablet formunun avantajları
HUAWEI MateBook E'nin ekranı klavyeden ayrılıp tablet olarak kullanılabiliyor. Açıklama ve sunum için 2'si 1 arada dizüstü bilgisayar ve HUAWEI M-Pencil, tablet biçiminde daha da iyi bir deneyim sunabiliyor.
HUAWEI M-Pencil'i destekleyen ilk HUAWEI dizüstü bilgisayar olan HUAWEI MateBook E, daha önce yalnızca HUAWEI tabletlerinde bulunan olağanüstü yazma deneyimini dizüstü bilgisayar kullanıcılarına sunuyor. Ekran kalemi yalnızca 4.096 seviye basınç hassasiyetini desteklemekle kalmaz, aynı zamanda eğimi de destekler ve duyarlı, özgün bir yazma deneyimi için 2 ms'ye kadar düşük bir giriş gecikmesine ulaşabilir. Kullanıcılar namluya iki kez dokunarak üretkenliklerini daha da artırmak için ek özelliklere erişebilirler.
Önceden yüklenmiş Windows 11, kullanıcıların 2'si 1 arada dizüstü bilgisayarları tablet biçiminde kullanırken yaşadığı yaygın sorunları ele alan gelişmiş dokunmatik özelliklere sahip. Artık işletim sistemi görev değiştirme için çok parmaklı hareketleri destekliyor ve büyük ölçüde geliştirilmiş tablet formu deneyimi için karmaşık çoklu görev kontrollerini büyük ölçüde kolaylaştırıyor.
HUAWEI MateBook E, dört mikrofon ve dört hoparlörle donatıldı. Donanım ve yazılım algoritmalarından tam anlamıyla yararlanan HUAWEI SOUND tam yığın çözümü ile yeni HUAWEI dizüstü bilgisayar, sektör lideri ses kayıt ve ses çalma performansı sunuyor. Sesli aramalarda daha iyi kullanıcı deneyimi için HUAWEI tarafından geliştirilen AI gürültü engelleme ve kişisel ses geliştirme teknolojisi ile ortam gürültüsü etkin bir şekilde en aza indiriliyor. Ses dört yaygın senaryo (Müzik, Film, Çağrı, Oyun) için otomatik olarak optimize edildiği için kullanıcılar herhangi bir manuel ayar yapmadan harika sürükleyici seslerin keyfini çıkarabilirler.
HUAWEI MateBook E'deki ön ve arka kameraların tümü, yüksek çözünürlüklü sensörler ve geniş diyaframlı lens ile donatıldı. Bağlantı için dizüstü bilgisayar, multimedya içeriği akışından iş konferans görüşmelerine kadar her şey için yüksek hızlı bağlantı sağlayan yenilikçi tasarımlı bir anten sistemine de sahip.
Cihazlar arasındaki sınırları ortadan kaldıran akıllı ofis özellikleri
Çok yönlü ve zengin özelliklere sahip HUAWEI MateBook E, her iki dünyanın da en iyisini sunan 2'si 1 arada bir dizüstü bilgisayar ve tablet. Ancak HUAWEI, akıllı ofis özellikleri ile kullanışlılığı tamamen yeni bir seviyeye taşınıyor.
HUAWEI MateBook E, yalnızca sorunsuz veri aktarımını değil, aynı zamanda donanım yeteneklerinin paylaşımını sağlamak için kendisini ve diğer HUAWEI mobil cihazlarını ayıran sınırları ortadan kaldırıyor. Super Device ile bağlı cihazlar kolayca iş birliği yaparak yeteneklerini birbirleriyle paylaşabiliyorlar. Kullanıcının bakış açısından bu devrim niteliğindeki dağıtılmış teknoloji tabanlı özellik, Çoklu Ekran İş Birliği ve Cihazlar Arası Dosya Yönetimi gibi işlevler sayesinde birden fazla cihazı tek bir cihaz kullanıyormuş gibi aynı anda sorunsuz ve kolay bir şekilde kullanmalarına olanak tanıyor.
HUAWEI MateBook E, HUAWEI Online Mağaza üzerinde, yanında 2.699 TL değerindeki HUAWEI Sound Joy kablosuz hoparlör, 999 TL değerindeki HUAWEI WiFi AX3 Quad-Core router, 499 TL değerindeki Bluetooth Mouse ve 1.299 TL değerindeki 2. Nesil M-Pencil kalem hediyeleri ile birlikte, vade farksız 4 taksit fırsatıyla 17.999 TL fiyatla satışa sunuluyor. Kullanıcılar uzatılmış garanti fırsatını da yüzde 50 indirimle satın alabiliyor. Klavyesi de kutusuna dahil edilen MateBook E’yi satın alacak kullanıcılara ayrıca 450 TL sepette ek indirim yapılıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Sabancı Üniversitesi’nin geçen yıl başlattığı “Teknolojinin Gücüyle Geleceğe” Webinar Serisi’ni bu yıl da sürdürüyor.
Sabancı Üniversitesi’nin geçen yıl başlattığı “Teknolojinin Gücüyle Geleceğe” Webinar Serisi’ni bu yıl da sürdürüyor. “Yarıiletken Teknolojileri ve Yaşantımızdaki Önemi” başlığı altında düzenlenen bu yılın ikinci webinarında, son 50 yıldan beri dünyadaki teknolojik gelişmelere büyük ölçüde yön veren yarıiletken ve mikroelektronik teknolojilerinin 3 trilyon dolarlık hacme ulaştığı ifade edildi. Stratejik öneme sahip yarıiletken teknolojilerinin yaşamın her alanında kullanıldığının ve çip krizinden sonra gelişmiş ülkelerin bu alana daha çok yatırım yapmaya başladıklarının altı çizildi.
Sabancı Üniversitesi’nin kamu ve özel sektör yöneticilerini bilim ve teknoloji ile buluşturmak üzere düzenlediği “Teknolojinin Gücüyle Geleceğe” Webinar Serisi’nin ikincisi “Yarıiletken Teknolojileri ve Yaşantımızdaki Önemi” başlığı altında gerçekleşti. Sabancı Üniversitesi Rektörü Yusuf Leblebici ve Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Araştırmacısı Melik Yazıcı webinarda, dünyadaki teknolojik gelişmelere büyük ölçüde yön veren ve büyük bir ekonomik öneme sahip olan yarıiletken ve mikroelektronik teknolojilerinin yaşantımızdaki önemini vurguladı.
Webinarda konuşan Sabancı Üniversitesi Rektörü Yusuf Leblebici, yarıiletken teknolojilerinin hayatımızın her yerinde olduğuna dikkat çekerek, “Çip ve yarıiletken teknolojleri olmadan bir iş yapmak mümkün değil. Bu teknolojiler günümüzde tüketici elektroniğinden savunma elektroniğine, otomotiv elektroniğinden tıp elektroniğine kadar her alanda kullanılıyor. Bu alanın tamamı yani elektronik sektörü bugün yıllık 3 trilyon doların üzerinde bir hacme sahip. Mikroçip teknolojileri bunun altyapısını oluşturuyor, o da yıllık 500-600 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahip.” dedi.
Yarıiletken teknolojiler alanında dünyada çok az sayıda ülkenin ve firmanın söz sahibi olduğunu dile getiren Yusuf Leblebici, bu alanın değerinin her geçen gün sadece pazar hacmi olarak değil stratejik olarak da arttığının altını çizdi. Çip krizi sonrasında gelişmiş ülkelerin yarıiletken teknolojilere daha çok yatırım yapmaya başladığını vurgulayan Leblebici, “Amerika’da senato 52 milyar dolarlık bir yatırım onayladı. Intel 20 milyar dolarlık bir çip üretim tesisinin temellerini attı. Benzer şekilde Avrupa’da bir kaç 10 milyar dolarlık yatırımlar söz konusu. Bunların hepsi yarı iletken yani çip üretimine yönelik büyük yatırımlar. Bunun da arkasında hızlı büyüyen ihtiyaçlar ve büyük bir pazar var.” dedi.
Yarıiletken teknolojisi gibi hızlı ve sürekli büyüyen bir başka teknoloji veya sektör olmadığını belirten Yusuf Leblebici, şunları söyledi:
“Yarıiletken çiplerin komponentleri transistörlerden oluşuyor. Transistörler insanların bugüne kadar en çok ürettikleri obje. Silisyum alanı, altından daha değerli. Bu alanı en iyi şekilde kullanan şirketler başarılı olabiliyor. Herhangi bir fonksiyonu gerçekleştirmekten daha önemli olan, onu en küçük silisyum alanında gerçekleştirmektir. Bu teknoloji artık doğrudan insan beyni ve sinirlerle konuşabilme özelliği sayesinde artık hayatımıza, hatta beynimize de girdi. Sinir hücrelerinin tedavisinde kullanılan çiplerden söz ediyoruz günümüzde. Henüz emekleme düzeyinde olan bir teknoloji ama daha da gelişecek.”
Türkiye’de mikroelektronik endüstrisinde tasarımın oldukça iyi durumda olduğunu belirten Yusuf Leblebici, “Halen Türkiye’de 20’nin üzerinde bağımsız firma tasarım yapıyor. Bu firmalarda 500 civarında tasarımcı çalışıyor. Üretim tarafında ise sadece TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi bünyesinde YİTAL’de 0,35 um CMOS/SiGe üretimi var. Çok düşük hacim ile üretim yapılıyor.“ dedi.
Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Araştırmacısı Melik Yazıcı ise konuşmasında, yarıiletken teknolojilerinde sektörü Asya ülkelerinin domine ettiğini belirterek, sektörün son 35 yıldır her yıl ortalama düzenli olarak 14 büyüdüğünü söyledi. Çip sektöründe en büyük pastayı 34.2 ile işlemciler ve ardından 30.2 ile cep telefonlarındaki haberleşme çiplerinin almakta olduğun belirten Yazıcı, yarıiletken üreticilerin gelir paylarına bakıldığında Tayvan’dan TSMC firmasının 56 ile en büyük payı aldığını, onu Samsung’un takip ettiğini dile getirdi. Asya’daki herhangi bir ekonomik durum veya krizin sektörü derinden etkilemekte olduğunu söyleyen Melik Yazıcı, “Gün geçtikçe elimize aldığımız elektronik cihazların ve evimizdeki çiplerin sayısı artıyor. 2000’lerde çiplerin maliyetteki payı örneğin otomobillerde 18 civarındayken bugün 45’lere geldi. 30 yıl sonra yarıiletken teknolojilerin ürünlerdeki payı ihtiyaçlara paralel daha da artacak” dedi. Geçmişten ve günümüzden elektronik cihazlara örnekler vererek çip teknolojisinin gelişmesiyle cihazların işlevselliklerinin yıllar boyunca arttığına vurgu yapan Melik Yazıcı, geleceğin teknolojilerinde çipletlerin (chiplet) önemli bir yere sahip olacağı bu modüler yapılarla çok fonksiyonel ve ihtiyaca uygun işlemcilerin çok daha kısa sürede tasarlanacağını belirtti.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Aktif Bank’ın yakın dönemde faaliyetlerine başlayan iştiraki Aktif Ventures, Türkiye’nin ilk servis bankacılığı platformu Apilion’u finansal teknolojiler ekosistemiyle buluşturuyor.
Aktif Bank’ın yakın dönemde faaliyetlerine başlayan iştiraki Aktif Ventures, Türkiye’nin ilk servis bankacılığı platformu Apilion’u finansal teknolojiler ekosistemiyle buluşturuyor. Fintech’lerin ihtiyaç duyduğu servis bankacılığı ve lisans altyapısını tek bir platformda sunan Apilion’un global bir API pazar yeri olmasını hedefleyen Aktif Ventures, yakın dönemde Avrupa’da da hizmet vermeyi hedefliyor.
Fintech’lere yatırım yapma, onlarla birlikte büyüme ve uçtan uca fintech inşa etme misyonuyla faaliyete geçen Aktif Ventures; Türkiye’nin ilk servis bankacılığı platformu Apilion’u tanıttı. Aktif Bank’ın ve iştiraklerinin oluşturduğu fintech ekosistemi sayesinde Aktif Ventures; girişimlerin ihtiyaç duyduğu birçok farklı lisansı tek bir iş konseptinde bir araya getirerek yepyeni bir API pazaryeri oluşturdu. Böylece fintech girişimleri, gereksinim duydukları temel bankacılık, yatırım, ödemeler, sigorta ve lisanslama altyapısı hizmetlerini Aktif Ventures’tan alarak kurdukları ekosistemle çok daha kaliteli ve farklı dikeylerde yeni ürünler sunabilecek.
Adaca: “Regülasyondaki gelişmeler devrim niteliğinde”
Servis bankacılığı alanındaki gelişmeleri devrim niteliğinde tanımlayan Aktif Bank Genel Müdürü Ayşegül Adaca “BDDK tarafından yakın dönemde yayınlanan servis bankacılığı yönetmeliği ile finansal kapsayıcılığı artırma, finansal inovasyonu ve rekabeti teşvik etme, girişimlerin odaklanacağı müşteri kitlesiyle birlikte finansal hizmetleri tabana yayma anlamında çok büyük fırsatlar ortaya çıktı.
Sektörümüzde çığır açacağına inandığım bu yönetmeliği hayata geçiren düzenleyici kuruluşumuz BDDK’ya, vizyonu sebebiyle teşekkür ediyorum” diyerek söze başladı.
“Güçlü teknolojik alt yapımız üzerinde çok sayıda yeni Fintech yıldızı doğacak”
Adaca, “Biz Aktif Bank olarak, halihazırda stratejimizin merkezine finansal teknolojiler ekosistemi kurmayı almış, çok sayıda ilki gerçekleştirmiş bir yatırım bankasıyız. Dijital bankacılık hizmetleri, ödeme ve e-para kuruluşları, biletleme ve otomasyon çözümleri, sigorta aracılığı, etkinlik hizmetleri gibi çok geniş bir yelpazede sunduğumuz ürünlerle dünyada örneğine az rastlanan, çok güçlü bir finansal teknoloji ekosistemi inşa etmeyi başardık. İştirakimiz Aktif Ventures’ın hayata geçirdiği ülkemizin ilk servis bankacılığı platformu Apilion ile bankamız artık Fintech girişimlerinin partner bankası olarak hizmet verebilecek. Bu girişimler, dijital bankacılık ve servis bankacılığı imkanlarının tamamını Aktif Bank ve iştiraklerinden alabilecek. Türkiye’den sonra Avrupa’da da faaliyet göstermesini hedeflediğimiz Apilion ile tecrübemizi ve kabiliyetlerimizi dış dünyaya açmaya ve çok daha güçlü iş birlikleri yapmaya hazırız” şeklinde sözlerini tamamladı.
Sezer: “Fintech’lerin büyüme yolculuğunda ihtiyaç duyduğu her şey tek çatı altında Apilion’da”
Fintech’lerin büyüme yolculukları boyunca yaşadığı problemleri çok iyi bildiklerini vurgulayan Aktif Ventures Genel Müdürü Yakup Sezer, “Aktif Ventures olarak ‘fintech endüstrisi’ndeki boşlukları doldurmak üzere yola çıktık. Kendi lisansını almanın zorlukları, düzenleyici kurum yükümlülükleri, teknolojik yetersizlikler, ürün geliştirmede odaklanma sorunları gibi birçok problemi servis bankacılığı modeli sayesinde çözebilecek güçteyiz. Bugün hayata geçirdiğimiz Apilion’u da servis bankacılığı ve lisans altyapısını tek bir platformda bir araya getirip büyüme ve inşa etme hizmetleri sunan bir girişim olarak tanımlayabiliriz. Apilion ile para transferi, yatırım ürünleri, krediler, banka hesabı, sanal ve fiziksel kart, dijital sigorta gibi sayısız Fintech API’sini ve gerekli tüm lisansları bir arada sunuyoruz” dedi.
Sezer, “Herhangi bir Fintech’in işini daha hızlı kurabilmesi, başlatabilmesi ve büyütebilmesi için mevzuat, uyum ve banka ilişkilerinin ağır yükünü üstlenerek düzenlemelerin zorluklarını göğüslüyoruz. Farklı Fintech girişimleri arasındaki karşılıklı bağımlılık vazgeçilmez hale geldikçe ve büyümeye devam ettikçe, girişimcilik ve Fintech ekosisteminin gelişimine öncülük etmeye devam edeceğiz. Bu ilkeyi sadece sahiplenmekle kalmıyor, birlikte oluşturmaya devam ediyor, tecrübe ve bilgi birikimimizle bu fikre yatırım yapıyoruz” şeklinde sözlerini tamamladı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Dünya piyasalarında iki yıldır son hızla süregelen büyük değişim, markaları ani ve keskin ekonomik ivmelere karşı hazırlıklı olmaya mecbur kılıyor.
Dünya piyasalarında iki yıldır son hızla süregelen büyük değişim, markaları ani ve keskin ekonomik ivmelere karşı hazırlıklı olmaya mecbur kılıyor. Yaşanan ekonomik krizler, savaşlar ve pandemi hem e-ticaret, hem de e-ihracatı hayli önemli bir noktaya ulaştı. Bu aşamada bir marka başarılı olmak istiyorsa sadece üretimde değil dijital pazarlamada, pazar yeri yönetiminde, lojistikte, müşteri geri dönüşlerine yanıt vermekte ve ihracatta en önde olmalı. Amaçlarının e-ticaret ve e-ihracattaki artışa katkı sunmak olduğunu belirten Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, “Birbirinden farklı disiplinleri ve uzmanlıkları gerektiren tüm bu uygulamaları aynı anda hayata geçirmek için ise Dijital Fabrika yaklaşımı şart. Bir Türk markasının ürünü ve hizmetini 4.5 milyar sosyal medya kullanıcısı arasından doğru ismi bulup, ona ulaştırıp, ülke ekonomisini büyütmek için kitlelere değil kişiye özel marketing ile başarı sağlıyoruz” dedi.
Günümüzde bir markanın büyüyebilmesi için büyük bütçeler harcayarak mağazalar açmasına gerek yok. Milyonlarca ziyaretçisi olan bir e-ticaret ve e-ihracat sitesinde açılacak pazar yeri sayesinde markayı büyütmek ve kazancı çoğaltmak mümkün. Kulağa hoş gelen bu yöntem yüz binlerce markanın birbiriyle giriştiği kıyasıya rekabet nedeniyle uygulanması profesyonellik isteyen bir dizi çalışma sonrası başarıya ulaşabiliyor. Digital Exchange’in CEO’su Emrah Pamuk, hem değişen ekonomik düzeni, hem de markaların bu alanda atması gereken adımları anlattı. “Dijital Fabrika, markaların başarısını katlıyor” diyen Pamuk, şunları söyledi:
A’dan Z’ye Tüm Süreçleri Yönetmek İçin
“Biz Dijital Fabrika mantığını benimsemiş bir ajansız. Nedir bu kavram? Bir markanın kuruluşundan devamlılığına, e-ticaret ve e-ihracat için gerekli olan dijital marketing çalışmalarının A’dan Z’ye tasarlanması, bütçe oluşturulması, uygulanması ve raporlanmasından marka bilinirliğinin artırılmasına kadar bir dizi önemli süreci kapsıyor. Birbirinden farklı disiplinleri ve uzmanlıkları gerektiren tüm bu uygulamaları aynı anda hayata geçirmek için Dijital Fabrika yaklaşımı şart. Bir Türk markasının ürünü ve hizmetini 4.5 milyar sosyal medya kullanıcısı arasından doğru ismi bulup, ona ulaştırıp, ülke ekonomisini büyütmek için kitlelere değil kişiye özel marketing ile başarı sağlıyoruz.”
Alternatif Pazarlar Üretmeyi Amaçlıyoruz
Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle başta turizm olmak üzere e-ihracat alanında Türk markaların alternatif pazar arayışları olduğunu hatırlatan Emrah Pamuk, “Dijital Fabrika mantığı ile marketing yapmanın bir diğer özelliği de marka için daima alternatifler üretmekten geçer. Eğer ajansın kabiliyetleri arasında sadece Türklerin yoğun olduğu Berlin’de değil görece Türk nüfusunun az olduğu Almanya’nın güneyinde de etnik pazarlama yapmak varsa, o zaman bir marka için Rusya ve Ukrayna yerine Almanya’da ikinci bir alternatif noktaya daha girilmiş olur. O nedenle ajansın ülkelerdeki etnik ve dini farklılıkları iyi bilerek buna uygun projeler üretmesi, tek kampanya ile sınırlı kalmaması gerekir. Etnik pazarlama markaya ciro ve müşteri kazandırır. Öte yandan e-ihracat da ülkenin döviz iştahı noktasında hayli önemlidir. Önce markayı tanıtmak, ürünü ve hizmetini anlatmak, ardından Pazar yerine ya da markanın satış sitesine ve offline alana tüketici yöneltmek gerekir. Tüm bunlar için:
-iyi bir planlama ile yola çıkılması
-bütçe planlamasının gerçekleşmesi
-hedef kitlenin belirlenmesi
-ürünün ve hizmetin iyi anlatılması
-geleneksel ve etnik marketing yapılması
-sosyal medya mecralarının yoğun şekilde kullanılması
-lojistik ve müşteri deneyimi konusunda çalışılması
-gelen satış ve marka bilinirliği verilerinin toplanıp işlenmesi gerekir. Bu süreçleri de ancak birbiri ile uyumlu, hızlı karar alabilen, konusunda profesyonel ve uluslararası pazarlama tecrübesine sahip bir ekip gerçekleştirebilir” diye konuştu.
Milli Bir Bilinçle Hareket Ediyoruz
126 ülkede dijital pazarlama çalışması yaptıklarını anlatan Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk, “Her ülkenin, her şehrin hatta her mahallenin ürüne, hizmete bakışı farklıdır. Bunları bilerek, hangi Influencer, hangi kampanyada başarılı olur bunu analiz edip, doğru kampanya sürecini yöneterek markaları başarıya taşımak biz dijital ajansların başlıca görevi. Türkiye ekonomisinin ihracata, turiste ve gelecek her yatırıma kapısı açıktır. Bu noktada tüm faaliyetlerimizi milli görev bilinciyle yürüterek, elimizden gelen her türlü çabayı ortaya koyuyoruz” ifadesini kullandı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Google’ın Türkiye’de ilk kez Deconstructor of Fun ile iş birliği yaparak gerçekleştirdiği İstanbul Mobil Oyun Etkinliği, hem fiziksel hem de online katılıma açık şekilde gerçekleşti.
Google’ın Türkiye’de ilk kez Deconstructor of Fun ile iş birliği yaparak gerçekleştirdiği İstanbul Mobil Oyun Etkinliği, hem fiziksel hem de online katılıma açık şekilde gerçekleşti. Etkinlikte; Michail Katkoff, Sencer Kutluğ, Eric Seufert, Javier Barnes, Matej Loncaric ve Nimrod Levy gibi mobil oyun dünyasının önemli isimlerinin oturumlarıyla oyun gelirlerinin yüzde 52’sini oluşturan mobil oyun ekosistemi değerlendirildi. Aktif oyun şirketi sayısı 500’e ulaşan Türkiye’nin oyun dünyasındaki önemi, etkinlikle bir kez daha gözler önüne serildi.
Türkiye’nin önemli bir oyuncu haline geldiği oyun ekosistemi, İstanbul’da ilk kez gerçekleşen etkinlikle sektöre ışık tuttu. Kurduğu iş birlikleriyle oyun ekosistemine katkı sağlayan Google, Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek oyun dünyasının önemli isimlerinden Deconstructor of Fun birlikteliğiyle önemli bir etkinliğe imza attı. Aralarında Deconstructor of Fun Kurucusu Michail Katkoff, Google Türkiye Oyun, Uygulama & Girişimler Sektör Lideri Sencer Kutluğ, Eric Seufert, Javier Barnes, Matej Loncaric ve Nimrod Levy gibi sektörün önde gelen isimlerinin de konuşmacı olduğu İstanbul Mobil Oyun Etkinliği, tüm gün birbirinden farklı konulara ev sahipliği yapan oturumlarla mobil oyun ekosistemini mercek altına aldı.
“Mobil oyun dünyası büyümeye devam ediyor”
8 oturum ve 17 konuşmacıyla gerçekleşen etkinliğin açılış oturumunun konuşmacısı olan Deconstructor of Fun Kurucusu Michail Katkoff, sözlerine İstanbul’un potansiyeline değinerek başladı. İstanbul’un oyun ekosistemindeki pozisyonunu her geçen gün daha da artırdığına değinen Katkoff, mobil oyun dünyasındaki gelişmeler üzerine şu açıklamalarda bulundu: “Mobil oyunlar toplam oyun gelirlerinin yüzde 52’sini oluşturuyor. Bununla da kalmıyor, mobil oyun ekosistemi büyümeye, gelişmeye ve olgunlaşmaya da devam ediyor. 2021 yılının mobil oyun dünyasına baktığımızda indirilme sayılarında en büyük pay yüzde 80 ile casual oyunlarda. İkinci sıradaysa yüzde 13 ile mid-core oyunlar yer alıyor. Zirveye ulaşmak söz konusu olduğunda son yıllarda buradaki trendin de değiştiğini söylemek mümkün. Artık ilk 100’deki oyunlar toplam gelirin daha büyük payını alıyorlar. 2022’de mobil oyun gelirlerinin yüzde 65’i ilk 100 oyuna gitmiş durumda. Ayrıca bir oyunun ilk 100’e ulaşabilmesi için ortalama süre de 2021 yılında 9 ayken, 2022 yılında 6 aya indi. 2021 yılında 22 yeni oyun ilk 100’e girmeyi başarırken, 2022 yılında bu sayı 30’a çıktı. Zirveye ulaşmak noktasında da dört önemli faktör dikkat çekiyor: Pazarlama gücü, ürün mükemmelliği, tür uzmanlığı ve çeşitlendirilmiş bir portföye sahip olmak. Önümüzdeki dönemde de mobil oyun dünyası büyüme hızını artırarak devam edecek gibi görünüyor.”
“İstanbul, oyun merkezi haline geliyor”
Özellikle pandemiyle birlikte geçen son iki yılın oyun dünyasına yönelik algıları değiştirdiğini söyleyerek konuşmasına başlayan Google Türkiye Oyun, Uygulama & Girişimler Sektör Lideri Sencer Kutluğ, değişen ekosistem ve bu durumun oyun sektörüne yansımaları üzerine şunları söyledi: “Pandeminin de etkisiyle sosyalleşme yönünün daha fazla ön plana çıktığı mobil oyun dünyasında çok oyunculu oyun aramaları yüzde 300 arttı. Ayrıca pandemi döneminde insanların yüzde 65’i daha fazla oyun oynamaya başladıklarını söyledi. 2021 yılında oyun dünyasının elde ettiği 180 bin dolarlık gelirin yüzde 52’si de mobil oyunlardan geliyor. Türkiye’nin de mobil dünyasındaki payı da her geçen gün artmaya devam ediyor. Son 2 yılda Türkiye’de 200 oyun şirketi kuruldu, bu durum da Türkiye’deki aktif oyun şirketlerinin sayısını 500’e çıkartmış oluyor. 2020’de de 16 yatırım anlaşması yapılırken 2021’de bu sayı 56’ya yükseldi, bu yıl da bu rakamın üzerine çıkacağı öngörülüyor. Buradan da anlaşılacağı üzere İstanbul da Tel Aviv ve Helsinki gibi bir oyun merkezi haline geliyor.”
Google Türkiye Büyüyen Oyun Ekosisteme Katkı Sağlamaya Devam Ediyor
Sencer Kutluğ, son dönemde yükselen mobil oyun trendlerine de değinerek trendlerle ayak uydurmak isteyen oyun şirketlerinin çoklu teknolojilere yatırım yapması, modellemeye önem vermesi ve yeniliklere adapte olabilmesi gerektiğinin altını çizdi. Mobil oyun dünyasının geleceğine yönelik hem oyuncuların hem de sektörün beklentilerine değinen Sencer, konuşmasının son bölümünde Google’ın oyun ekosistemine olan katkılarına yer verdi. Oyun geliştirici şirketlerin büyümesini hızlandırmaya yardımcı olan Gaming Growth Lab ile 35 oyun girişimine destek verdiğini açıklayan Sencer, girişimlerin büyümesini destekleyerek ekosistemi beslemeye devam etmek için Google’ın desteklediği kuluçka programlarına ve sektördeki yetenek açığını kapatmak için düzenlediği yetenek eğitim kamplarına da değindi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Özel İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Nedim Uysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinin ‘Teknoloji Tasarım’ alanında imza attığı ‘4 Yaş ve Üzerindeki Çocuklar için Uygulamalı Algoritma ve Kodlama Eğitim Seti’ projesi Ege Bölge birincisi olarak, 53.
Özel İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Nedim Uysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinin ‘Teknoloji Tasarım’ alanında imza attığı ‘4 Yaş ve Üzerindeki Çocuklar için Uygulamalı Algoritma ve Kodlama Eğitim Seti’ projesi Ege Bölge birincisi olarak, 53. TÜBİTAK Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda ulusal finale çıkmaya hak kazandı.
Ege Bölgesi’nden toplam 1165 projenin katıldığı, bunların arasından 102 çalışmanın davet edilmeye layık görüldüğü 53. TÜBİTAK Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’na Özel İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Nedim Uysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri toplam 5 proje ile katıldılar.
Teknoloji Tasarım bölümünden 3, Coğrafya alanından 1, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden ise 1 proje ile yarışmaya katılan öğrencilerden Naz Aynur Canaslan ve Latife Evrener, Teknoloji Tasarım alanında öğretmenleri Serdar Gedik’in rehberliğinde hazırladıkları 4 Yaş ve Üzerindeki Çocuklar için Uygulamalı Algoritma ve Kodlama Eğitim Seti projesi ile Ege Bölgesi birincisi olarak yarışmanın 23-26 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek olan ulusal ayağına katılmaya hak kazandılar.
Yine Teknoloji Tasarım alanında okul öğrencilerinden Taha Eren Karakış ve Alperen Demirci; öğretmenleri Sabahattin Poyraz rehberliğinde hazırladıkları ve doğalgaz faturalarında yüzde 50 tasarruf sağlayacak olan ‘Konutlar İçin Isınma Maliyetlerini Düşüren Yerli Ekonomik Sistem Tasarımı’ projesi ile ikinci oldular.
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı, aynı zamanda Özel İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Nedim Uysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kurucu Temsilcisi Hilmi Uğurtaş, sundukları proje tabanlı eğitim çalışmalarının meyvelerini, öğrencilerinin ulusal boyutlu nitelikli yarışmalarda kazandıkları dereceler ile topladıklarına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Geleceğin mühendislerini ve teknisyenlerini yetiştirmek amacı ile çıktığımız yolda, sorgulayıcı, araştırmacı ve nitelikli eğitim anlayışımızın öğrencilerimize tam olarak geçtiğini görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Sanayimize yön verecek olan geleceğin nitelikli çalışanlarını yetiştirdiğimizi görmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Okulumuzda birbirinden donanımlı ve son teknolojilere sahip atölyelerimizde projelerini geliştirerek her yıl olduğu gibi bu yıl da TÜBİTAK Yarışması’na katılmaya hak kazanan öğrencilerimizi tebrik ediyor, ulusal finale çıkmaya hazırlanan projemize başarılar diliyorum. Bu yarışmaların amacı; lise öğrencilerini bilimsel düşünmeye, araştırmaya yönlendirerek, proje tabanlı eğitim çalışmalarını teşvik etmektir. Biz de Ege Bölgesi’nden başvurulan 1165 proje arasından seçilen 102 çalışmanın 5’ini temsil ederek, çıkardığımız Ege Bölgesi birincisi projemiz ile ulusal boyutta öğrencilerimizin çalışmalarının taçlandırılmasının heyecanını yaşıyoruz.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Her yaş grubunun ilgi gösterdiği oyun ve oyun içi alımlar, 2022 yılında da ivme kazanmaya devam ediyor.
Her yaş grubunun ilgi gösterdiği oyun ve oyun içi alımlar, 2022 yılında da ivme kazanmaya devam ediyor. Türkiye’nin öncü oyun ve e-ticaret sitelerinden oyunfor’un sağladığı bilgilere göre en çok tercih edilen ödeme yöntemi halen kredi kartı.
Mobil ödeme, banka havalesi / EFT’si, taksitli kredi kartı ve çeşitli diğer ödeme yöntemleri ile 7/24 kesintisiz ve güvenilir alışveriş olanağı sağlayan oyunfor’un istatistiklerine göre oyun alışverişlerinde çok tercih edilen ödeme sistemi 69 ile kredi kartı. Bunu sırasıyla banka havalesi ve ön ödemeli kartlar takip ediyor. Konuyla ilgili oyunfor’dan gelen açıklamaya göre; kullanım kolaylığı, ‘sanal kart’ aracılığıyla limit belirlenebilmesi, işlemlerin hızlı bir şekilde gerçekleştirilebilmesi kredi kartının en çok tercih edilen ödeme sistemi olmasını sağlıyor. Kredi kartını takip eden banka havalesi yönteminin güvenilirliği ise kullanıcıların ödeme yaptıktan sonra herhangi bir güvenlik problemiyle karşılaşmalarının önünü kesiyor.
Kredi kartı ilk sırada
Ödeme sistemlerinin demografik dağılımına baktığımızda aşağıdaki gibi bir tablo ortaya çıkıyor:
ÖDEME SİSTEMİ |
KULLANIM ORANI |
Kredi Kartı |
69 |
Banka Havalesi / EFT |
25 |
Ön Ödemeli Kartlar |
4 |
Mobil Ödeme |
1 |
Diğer |
1 |
Tüm bu ödeme sistemleriyle yapılan harcamalardaki ortalama sepet tutarı ise 250 TL civarında.
Kredi kartı kullanımında lider Ankara!
İllere göre ödeme sistemlerinin dağılımına bakıldığında kredi kartının en çok tercih edildiği şehrin 88 ile Ankara olduğu görülüyor:
ANKARA |
İSTANBUL |
İZMİR |
|
Kredi Kartı |
88 |
54 |
85 |
Banka Havalesi / EFT |
11 |
35 |
14 |
Ön Ödemeli Kartlar |
1 |
9 |
1 |
Mobil Ödeme |
– |
1 |
– |
Diğer |
– |
1 |
– |
Ödeme yaş aralığı
2022 yılının ilk üç ayındaki dağılım incelendiğinde ödemelerdeki yaş aralığı aşağıdaki gibi listeleniyor:
YAŞ |
ORAN |
18-21 |
8 |
21-30 |
45 |
30 ve üstü |
47 |
Cinsiyete göre ödeme dağılımı
Eldeki veriler incelendiğinde dijital ödeme yoluyla yapılan alışverişlerin 71’inin erkekler, 29’unun ise kadınlar tarafından gerçekleştirildiği görülüyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Çok geniş bir alan, milyonlarca insan ve kıyasıya bir rekabet.
Çok geniş bir alan, milyonlarca insan ve kıyasıya bir rekabet… Dijitalleşen dünyada 1 milyardan fazla aktif kullanıcısı ile TikTok diğer sosyal medya devlerine meydan okuyor. Üstelik bugünün ve geleceğin kullanıcısı olarak görülen 18-35 yaş aralığındaki kitlenin de en çok tercih ettiği uygulama haline geldi.
Bu topluluk geniş ve hızlı büyüyor, her zaman keşif dolu; öyle ki sosyal medya kullanıcılarının yüzde 42'si yeni şeyler keşfetmek için TikTok'u kullanıyor. Mutluluk, neşe ve yaratıcılık bu platformla ilişkilendirilen üç duygu oluyor, bu yüzden eğlenceli ve pozitif bir yapı hakim. Hiper etkileşimli olma özelliği taşıyor, TikTok kullanıcılarının yüzde 91'i TikTok içeriğini gördükten sonra aksiyon alıyor ve kullanıcıların yüzde 60'ı bu platformda bir topluluk duygusu hissediyor. Etki dolu olan bu toplulukta milyonlarca videoyu izleme seçeneğiniz bulunuyor, kullanıcılar ürünün linkin paylaşamıyor ama #TikTokMadeMeBuylt etiketinden yararlanarak ilgili ürünün videosunu dolaşıma sokabiliyor, diğer kullanıcıların keşfine sunabiliyor. Yine bu toplulukta bağlılık oldukça önemli bir unsur, kullanıcıların yüzde 79'u önümüzdeki 6 ay içinde TikTok'u aynı miktarda veya daha fazla kullanmaya devam edeceğini söylüyor.
TikTok, sadece eğlence, mutlu an paylaşımı ya da öğrenme aktivitesi değil, markalara hedef kitle ile etkileşim fırsatı da sunan bir platform olma özelliği taşıyor.
Milyonlarca kullanıcı, milyonlarca marka… Tüketimin saniyeler sürdüğü, hızın her şeyin önüne geçtiği bu platformda etkin rekabet için şirketlerin takip etmesi gereken bazı stratejik modeller bulunuyor.
Bu modellerden Tam Dönüşüm Hunisi şirketler için dijital pazarlamada oldukça popüler olan bir yöntem… Tam Dönüşüm Hunisi markayı keşiften satın almaya kadar götüren sürecin tamamını kapsıyor.
PAZARLAMA HEDEFİ
Sürecin basamaklarını "Farkındalık, İletişim, Düşünme, Niyet, Dönüşüm ve Bağlılık" oluşturuyor. Huni olarak tanımlamanın sebebi de şekilden anlaşılacağı üzere sürecin tıpkı bir huni görüntüsü vermesi. Huninin en üstündeki geniş bölüm çok sayıda kullanıcının olduğu, markanıza bakmaya gelen kalabalık kitleyi temsil ediyor. En altındaki dar bölüm ise stratejinizin başarısı oranında size bağlılık oluşturan yani ürünü satmayı başardığınız kitleyi temsil ediyor. Stratejinin tüm basamaklarında ne kadar büyük başarı yakalanırsa en altta yer alan markanıza bağlılık oluşturduğunuz kitle de o kadar büyük olacaktır.
MARKALAR İÇİN SIÇRAMA TAHTASI
TikTok öyle bir platform ki markalara keşif olanağı tanıyor. Kullanıcıların yüze 54'ü bir markadan TikTok aracılığıyla haberdar olduğunu söylüyor. Örneğin bir Japon atıştırmalığı olan Little Moons #littlemoons etiketi ile TikTok'ta 332 milyon video görüntüleme elde etti. Yine Volvic Hibiscus Tea #pinkdiink etiketiyle 365 milyon görüntülemeye ulaştı. TikTok'un ilgi çekici doğası etkileşim derinliği sağlıyor. Kullanıcıların yüzde 42'si, TikTok'ta ne yapıldığına tüm dikkati ile odaklanıyor.
Dakika başına etkileşim oranı sosyal medyada ortalamasında 6 iken bu oran TikTok'da 10'a yükseliyor. Haliyle bu etkileşim kullanıcıları da alışverişe yönlendiriyor.
"Böyle bir planım olmadığı halde kendimi alışverişte buluyorum" diyenlerin oranı yüzde 57 ile yani kullanıcıların yarısından fazlasını oluşturuyor. Bu oran diğer platformların ortalamasına bakıldığında ise yüzde 44'de kalıyor.
Yapılan paylaşımlara bakıldığında #TikTokMadeMeBuyIt etiketi kullanılarak yani TikTok beni satın aldı gönderisi olarak 5.7 milyar video görüntülendi. Aynı şekilde TikTok bana bunu yaptırdı anlamına gelen #tiktokmademedoit etiketiyle de 1.5 milyar video görüntülendi.
TikTok'un özgünlüğü reklam algılarını da artırıyor. Tüketicilerin yüzde 78'i platformlarda markalar ve kişilerle etkileşim kurmak için daha fazla zaman harcıyor. Markaların bu etkileşimi bir sıçrama tahtası olarak değerlendirmesi gerekiyor. Çünkü kullanıcılar TikTok'ta keşif yaptıktan sonra yeni ürün ve markalara yönleniyor ve onlar hakkında daha fazla bilgi edinme çabasına giriyor. Rakamlar bu durumu en açık kanıtı niteliğinde. Kullanıcıların yüzde 68'i TikTok'ta gördüğü bir ürün ya da markayı araştırıyor. TikTok kullanıcılarının yüzde 37'si ise öğretici veya nasıl yapılır videolarını izlemekten keyif alıyor.
Bunun için de markaların ürün keşfini artırıcı iş birliğine yönelmesi gerekir; bu sayede keşif, eğitme, bilgilendirme ve kullanıcılara yeni ürünleri denemeleri için ilham verebilirler.
TİKTOK, PLANSIZ SATIN ALMALARIN İLHAM KAYNAĞI
TikTok, başka hiçbir platformda olmadığı kadar plansız satın almalara da ilham veriyor. Planda yokken sosyal medyanın ilhamıyla satın alma eylemini yerine getirenlerin oranı diğer platformlarda ortalama yüzde 65'te kalırken, TikTok'ta bu oran yüzde 71 olarak öne çıkıyor.
TikTok reklamları da markalar için ödeme yapan kullanıcıların ruh halini yükseltiyor. Kullanıcıların 56'sı bir reklamı gördükten sonra marka hakkında daha olumlu hissediyor.
Potansiyel tüketicilerle etkileşimde olmak da markalar için önemli bir adım. Talep toplayarak bu tüketicilerin satın alma amaçlarını yönlendirebilirsiniz.
• Kampanyalara katılanlarla iletişime geçin
• Ürün örneği sunun
• Bülten veritabanınızı oluşturun
Alışverişe uygun çözümler sunmak keşifleri hızla satın alma işlemlerine dönüştüreceğinden koleksiyon reklamları ve dinamik vitrin reklamlarını kullanmak da markalara avantaj sağlayan bir başka unsur. Çünkü bu reklamlara ürününüzün hem öne çıkmasını sağlayabilir, kullanıcıya otomatik ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sağlayarak doğru ürünlerin doğru kişilere tanıtılmasını sağlayabilirsiniz.
BAŞARI İÇIN 5 ALTIN KURAL
• Sesin gücünden yararlanın
• Reklam yapmayın TikTok yapın
• Birden çok reklam öğesi ile trafik oluşturun
• Birden fazla reklam çözümünü birleştirin
• Keşfet, eğlendir, yükselt ve katıl mantığıyla geniş hedefe ulaşın
Markaların unutmaması gereken nokta etkinleştirme, dönüşüm hunisinin her aşamasını tek tek ele almakla ilgili değil daha güçlü sonuçlar elde etmek için aşamalardan nasıl yararlanılacağını bilmekle ilgilidir. Bunun için fark edil, iletişime geç, başarıyla tamamla…
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Yaşadığımız ve nimetlerinden faydalandığımız teknolojik çağ bize yetmez oldu ve artık herşeye anında ulaşma arayışları ile yeni bir çağın kapıları aralandı.
Yaşadığımız ve nimetlerinden faydalandığımız teknolojik çağ bize yetmez oldu ve artık herşeye anında ulaşma arayışları ile yeni bir çağın kapıları aralandı. Teknolojik çağında üzerinde olan yeni bir çağ açıldı. Bir tıkla ulaşabildiğimiz günlük ihtiyaçlarınızdan tutunda sağlık ve kültürel tüm ihtiyaçlarımızı anında karşılar olduk. Evet evet burada bahsedilen şey dijital çağ ve dünyada uluslar arasındaki zaman kavramını minimuma indirdi. Evlerimizde yada iş yerimizde her an dijital sistemlerle sosyal ağlara bağlanıp her alanda ihtiyaçlarımızı karşılayabilmekteyiz.
Her gün sıkça kullandığımız bu sosyal ağların nasıl işlediğine gelirsek bazı kavramları açıklamak gerek. Bizim kimlik ve şifreler ile profil oluşturup giriş sağladığımız bu ağların alt yapısında sayfalarca yazılım yüklü olup bunlarda yine yazılım mühendisleri tarafından yazılmaktadır. Bilgisayarın alfabeside denilen bu terime kısaca değinelim.
Yazılım; elektronik aygıtların belirli bir işi yapmasını sağlayan programların tümüne verilen isimdir. Bir başka deyişle, var olan bir problemi çözmek amacıyla bilgisayar dili kullanılarak oluşturulmuş anlamlı anlatımlar bütünüdür.
Çağımızın en hızlı gelişen ve en çok ihtiyaç duyulan iş alanları arasında Yazılım sektörü yer almaktadır. Bu sebeple de sektörde çalışacak ve yeni yazılımlar geliştirecek yazılım mühendislerine ihtiyaç duyulmaktadır.
Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid'den sonra yaygınlaşan uzaktan çalışma imkanları ile yazılımcılar dünyanın dört bir yanındaki, alanında lider şirketlerde çalışma fırsatı buluyorlar. Bu sebeple yazılım konusunda uzman gençlerimiz de kendilerine yeni imkanlar sunan ülkelere giderek işlerini en iyi şekilde yapmak ve kendilerini geliştirmek imkanlarını buldular.
Bunlardan biri de Türkiye'nin yetiştirdiği önemli yazılımcılardan Ahmet Caner Türkmen'dir. İşini en iyi şekilde yapmak ayrıca bilgilerini ve eğitimini daha ileriye taşımak için gittiği Silikon Vadisi seyahati deneyimlerini bize şu sözler ile aktardı; Ahmet Caner Türkmen " Silikon vadisi seyahatim sırasında Amerika'nın ileri gelen şirketlerinde çalışan Türklerle sohbet etme şansı yakaladım. Yaptığım bu görüşmelerden edindiğim izlenimlere göre önde gelen şirketlerin Türk yazılımcılardan çok memnun olduğunu gördüm. Özellikle pandemi sonrasında uzaktan çalışan kadroların sayısının artması dolayısıyla, şirket bünyesine dahil edecekleri eleman arayışlarında Türkiye'nin de ilk sıralarda yer aldığını gördüm"
Kendisi de 2017'den beri uzaktan çalışarak, Amerika, İngiltere, Avustralya gibi yazılım devi şirketlerin bulunduğu ülkelere, yazılım danışmanlığı sunan Ahmet Caner Türkmen; "Gelecekte globalleşen dünyada nitelikli yazılımcı ihtiyacını karşılayan ülkelerden biri olması için Türkiye'nin hiç bir engeli yok. Kültürümüzdeki usta çırak ilişkisinin, yazılım sektöründe de uygulanıyor olması, yeni yetişen parlak gençlerin hızla tecrübe kazanmasına olanak sağlıyor" dedi.
Ancak bu alanda köklü düzenlemelere de ihtiyaç olduğunu vurgulayan Ahmet Caner Türkmen, gençlerin tam donanımlı bir şekilde yetişmesi için eğitimde teknoloji ve bilişim sistemlerine önem veren bir modelin uygulanması gerektiğini savundu. Şu anda sektörde çalışan insanların da elini taşın altına sokması gerektiğini belirtti ve sözlerine şöyle devam etti. "Yazılım uzmanları, çalıştıkları şirketlerin yapısına göre, 5-7 bin ila 45 bin TL arasında değişen bir maaş skalasına sahip. İşe yeni başlayan gençler 5-7 bin TL, uzman seviyesindeki bir yazılımcı ise 15 -25 bin TL net maaş alıyor. Kıdemli uzman ve yönetici seviyesi 25-35 bin TL'ler, bir IT genel müdürünün maaşı ise iyi bir şirkette 40-45 bin TL'yi geçiyor, hatta ucu açık. Döviz kurlarının artmasıyla birlikte Amerika, İngiltere, Avrupa ülkeleri gibi ülkelerde çalışan yazılımcılar için kazanılan maaşlar ise Türkiye standartlarının çok üzerinde. Bu sebeple yazılımcılar da yurt dışındaki şirketlerde calışma konusunda hevesliler."
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
İstanbul Avrupa Yakası’nda iftardan imsak saatine kadar planlı kesinti yapılmayacak BEDAŞ, Ramazan ayı boyunca tüketicilerin enerjide sıkıntı yaşamaması için yatırım, bakım ve onarım çalışmalarının saatlerini yeniden düzenledi.
İstanbul Avrupa Yakası’nda iftardan imsak saatine kadar planlı kesinti yapılmayacak
BEDAŞ, Ramazan ayı boyunca tüketicilerin enerjide sıkıntı yaşamaması için yatırım, bakım ve onarım çalışmalarının saatlerini yeniden düzenledi. İstanbul Avrupa Yakası’nda iftardan imsak saatine kadar olan sürede, mesken ağırlıklı kullanıcıların bulunduğu bölgelerde acil olanlar dışında hiçbir kesinti gerçekleştirilmeyecek. Gün içerisinde yapılması kaçınılmaz olan kesintiler ise en geç saat 15.00 itibarıyla sonlandırılacak.
İstanbul Avrupa Yakası’nda 5,3 milyondan fazla aboneye hizmet veren Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş. (BEDAŞ), bu yıl 2 Nisan Cumartesi günü başlayacak olan Ramazan ayı boyunca tüketicilerin enerji konusunda sıkıntı yaşamaması için yatırım, bakım ve onarım kaynaklı planlı kesintileri iftar ve imsak vakitlerine göre yeniden belirledi.
BEDAŞ’ın Ramazan’ın başlamasından bir gün önce 1 Nisan Cuma günü itibarıyla devreye alacağı uygulamaya göre, iftar ve imsak saatlerini kapsayan 19:30 ile 05:30 arasında mesken ağırlıklı kullanıcıların bulunduğu bölgelerde acil olmayan hiçbir kesinti yapılmayacak. Yine Ramazan ayı boyunca gün içinde gerçekleştirilmesi kaçınılmaz olan kesintiler de en geç saat 15:00 itibarıyla sonlandırılacak. Elektrik enerjisi tedarikinin güvenli bir şekilde sağlanması için gerçekleştirilmesi zorunlu çalışmalar ise 05.30 – 10.00 saatleri arasına kaydırılacak.
PLANLI KESİNTİ NEDİR? NEDEN YAPILIYOR?
Elektrik dağıtımında planlı kesintiler; ileride daha büyük çaplı kesintilerin önünü geçmek, mesken, ticarethane ve sanayi abonelerinin talep ettiği enerjiyi karşılamak, artan tüketime yanıt üretebilmek için yapılan yatırım, bakım ve onarım çalışmaları nedeniyle bir zorunluluk olarak gündeme geliyor.
BEDAŞ, dağıtım şebekesindeki kullanıcılara etkisinin asgari düzeyde kalması adına yıl içinde planlı elektrik kesintisi gerektiren çalışmalarını yüzde 80 oranında gece 00:00-06:00 arasında gerçekleştiriyor. Ancak alçak gerilim ve orta gerilim havai hatlardaki bakım çalışmalarının teknik kısıtlar ve iş güvenliği nedeniyle gün içi saatlerde yapılması gerekiyor. Kesintisiz ve kaliteli elektrik dağıtımı için yatırımlarına ara vermeden devam eden BEDAŞ, yatırım, bakım ve onarım çalışmaları sırasında tüketicilerin güvenliği için önceden SMS ile bilgilendirerek planlı kesintilere gidiyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Huawei, genç nesil için amiral gemisi özelliklerindeki yeni HUAWEI nova 9 SE'yi satışa sundu.
Huawei, genç nesil için amiral gemisi özelliklerindeki yeni HUAWEI nova 9 SE'yi satışa sundu. Cihaz, yenilikçi özellikler ve modaya uygun tasarım öğeleriyle ön plana çıkıyor. HUAWEI nova 9 SE, güçlü kamera sistemi ve entegre videografi özellikleri sayesinde yeni ilhamları ateşleyecek ve hayatlarındaki anları kaydederken kullanıcılar için yeni olanaklar yaratacak.
HUAWEI nova 9 SE, gençlerin dinamik yaşam hızına ayak uyduracak ve onlar için önemli şeylerin merkezinde kalmalarına yardımcı olacak. Ayrıca göz alıcı tasarımı, güçlü kamerası ve güvenilir performansı sayesinde yaratıcılıklarını geliştirmeye teşvik edecek.
108 MP kamera ile fotoğrafçılık deneyimini yeni bir düzeye taşıyın
Huawei nova Serisi tarihinde ilk kez nova 9 SE, 108 MP Yüksek Çözünürlüklü kameraya sahip. Günümüzde kullanıcılar hayatlarının her anını belgeliyor, bu nedenle akıllı telefonda güçlü bir kamera şart. Daha yüksek mega piksel sayısı, fotoğraf yakınlaştırılsa bile kameranın daha fazla ayrıntıyı net bir şekilde yakalamasını sağlıyor. Ayrıca mükemmel ışık hassasiyeti sağlayarak çok iyi görüntü kalitesi ve daha da iyi düşük ışık performansı sağlıyor. Daha kötü ışık koşulları için nova 9 SE, karanlık ortamlarda fotoğraf çekebilen ve parlaklıklarını artırabilen gelişmiş çoklu çerçeve gürültü azaltma teknolojisine sahip bir Süper Gece Çekimi moduna sahip.
Gençler artık birer video yaratıcısı olmak istiyorlar. İster YouTube için bir vlog isterse kısa bir TikTok olsun, yeni, yaratıcı formatları deniyorlar ve akıllı telefonun kamerasının bunlara ayak uydurmasını bekliyorlar. Amatör ve profesyonel vlogger'lar, görünümü arka kameradan ön kameraya sorunsuz bir şekilde geçirmenize ve çekimlerinizi tek bir dosya olarak kaydetmenize olanak tanıyan Sürekli Ön/Arka Kaydı takdir edecekler. Dahası, İkili Görünüm özelliği sayesinde, gözünüzün önünde olup biteni ve buna tepkinizi yakalamak için aynı anda her iki perspektiften de çekim yapabilirsiniz.
Huawei nova 9 SE, olağanüstü bir video içeriği oluşturma işini önemli ölçüde hızlandırabilen, kullanımı kolay düzenleme aracı Petal Clip uygulamasına da sahip. Uygulama, video oluşturma için özel efektler, çıkartmalar, ses efektleri, yazı tipleri ve diğer malzemeler dahil olmak üzere çok çeşitli video düzenleme özellikleri sunuyor. Düzenleme sürecini hızlı ve eğlenceli hale getirerek ortaya çıkan videonun sosyal medya kullanıcılarının dikkatini çekmesini sağlıyor.
Güçlü pil ve SuperCharge işlevi
Uzun ömürlü pil sayesinde hiçbir yeni gönderi, video veya mesajı kaçırmazsınız. Gençler için bağlantıda kalmak çok önemli olduğundan, nova 9 SE, telefonu sadece 15 dakikada yüzde 60, 36 dakikada ise yüzde 100 şarj olmasını sağlayan 66W Süper Şarj sayesinde hızlı şarjlı pil rahatlığı sunuyor. Çözüm, yalnızca hızlı değil, aynı zamanda güvenli şarj sağladığını kanıtlayan TÜV Rheinland Güvenli Hızlı Şarj Sertifikası aldı. Arkadaşlarınızla oyun oynamak istediğinizde veya önemli bir anda pilin bitmesi konusunda endişelenmenize gerek yok. Telefonunuza her durumda güvenebilirsiniz.
Her ayrıntıda güzellik
Gençler, aksesuarlarını kişisel tarzlarıyla eşleştirmeyi severler, bu da onlara kişiliklerini dünyaya gösterme şansı verir. Huawei nova 9 SE, oyun oynarken veya video izlerken ekran tepkisinin hızlı olmasını sağlayan 90 Hz yenileme hızına sahip 6,78 inç ekranıyla etkileyicidir. Ek olarak, 270Hz dokunmatik örnekleme hızı, genel deneyimi süper pürüzsüz ve akıcı hale getirir. Ekran, P3 renk gamını destekler ve kullanıcıyı, özellikle film veya doğa belgeseli izlerken keyif veren, inanılmaz renklerin enginliğine kaptırır.
Ancak, nova 9 SE’nin arkası da aynı derecede etkileyici. Parlak kavisli camdan üretilen kapak kristal berraklığında bir dokuya sahip. Telefon, herkesin estetiğini tatmin etmek için üç renk seçeneğiyle sunuluyor: Kristal, İnci Beyazı ve Siyah. Güzel renkleri, büyük ekranı ve hafif gövdesi ile nova 9 SE, yaşam tarzınıza kullanışlı ve şık bir katkı olacak.
Hayatın tadını çıkarmak için bir akıllı telefon
İster vlog çekme ister fotoğrafçılık veya oyun oynamayı seviyor olun, nova 9 SE, yaratıcı potansiyelinizi ortaya çıkarmanız için sizi teşvik etmek için tasarlandı. İhtiyacınız olan tüm üstün özellikleri sağlayarak bunları pürüzsüz bir ekrana sahip güzel, parlak bir kasayla sunuyor.
HUAWEI nova 9 SE, siyah, kristal ve inci beyazı renk seçenekleri ve 6.999 TL fiyatıyla HUAWEI Online Mağaza üzerinden satışa sunuldu. Siparişe özel sepette ek 450 TL indirimin yanında, akıllı telefonu satin alan kullanıcılara hediye olarak HUAWEI Band 6 ile birlikte 6 aylık Blu TV üyeliği veriliyor. Ayrıca kullanıcılar 12 aylık ekran kırılma garantisini 50 indirimle satın alabiliyor. Ürünü satin aldıktan sonra deneyimlerini site yorumlarında paylaşan kullanıcılar ayrıca HUAWEI FreeBuds 3 kazanma şansı da yakalıyorlar.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Türkiye Sigorta, dijitalleşme yolculuğunda sigortacılığa yepyeni bir soluk getiren Süper Uygulaması ‘Türkiye Sigorta Müşteri Platformu’nu, 31 Mart’ta İstanbul Point Otel Barbaros’ta düzenlenen basın toplantısında tanıttı.
Türkiye Sigorta, dijitalleşme yolculuğunda sigortacılığa yepyeni bir soluk getiren Süper Uygulaması ‘Türkiye Sigorta Müşteri Platformu’nu, 31 Mart’ta İstanbul Point Otel Barbaros’ta düzenlenen basın toplantısında tanıttı. Bu platform sayesinde, Türkiye Sigorta müşterisi olsun ya da olmasın tüm kullanıcılar, tek bir uygulama üzerinden farklı ürün ve hizmetleri en hızlı, en güvenilir ve en pratik şekilde deneyimleyebilecekler.
Türkiye Sigorta, sigorta sektöründe bir ilk olan süper uygulaması Türkiye Sigorta Müşteri Platformu’nu tüm kullanıcıların deneyimine sunduğunu duyurdu.
“Türkiye’nin ilk sigortacılık süper uygulamasını hayata geçirdik”
Benli, Türkiye’nin sigortası olmak ve sigortacılığın yeniden tanımlanmasında öncü bir pozisyona talip olmak için yola çıktıklarını ifade ederek şunları söyledi: “Türkiye Sigorta olarak gücünü iyilik için kullanma ve sigorta deneyimini ‘sonra’dan ‘önce’ye taşıma vizyonumuzla; tüm sigortalılara ve iş ortaklarımıza kesintisiz hizmet vermeye devam ediyoruz. Sigortacılığı yeniden tanımlarken, zihinlerdeki sigorta algısını dönüştürerek büyütmek, teknolojiyi daha iyi kullanmak ve müşteri deneyiminde dijital olgunluğumuzu daha da yükseltmek için ürünlere değil kişiselleştirilmiş çözümlere ve sigortayı somutlaştırmaya odaklandık. Bu kapsamda devreye aldığımız yapıyı bir platform olarak tanımladık, çünkü platform demek, tek bir şirketin asla başaramayacağı şeyi güçlerini birleştirenlerle birlikte başarmak demek. Bu kapsamda yapmayı en iyi bildiğimiz şeyi yaptık ve müşterilerimizi, ürünlerimizi, sigortanın ötesini tek bir platformda birleştirerek, Türkiye’nin ilk sigortacılık süper uygulamasını hayata geçirdik.”
“Türkiye Sigorta Müşteri Platformu tüm paydaşlarının iyiliği için çalışmaya devam edecek”
Türkiye Sigorta’nın yeni Süper Uygulamasına ilişkin Türkiye Sigorta Strateji, Dijital Dönüşüm ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Bilal Türkmen şöyle konuştu: “Bu platformu oluşturan, kullanıcılarımız, iş ortaklarımız ve satış kanallarımızdan oluşan değer zincirinin tüm bileşenlerine önem veriyoruz. Gücünü iyilik için kullanan şirket olmanın verdiği bazı sorumluluklarımız var. İş ortaklarımızla olan iş modelimizin gücüyle müşterilerimizin karşısına iddialı fiyatlarla çıkacağız. Müşterilerimiz Finans, Araç ve Sağlık dikeyindeki hizmetlere tek bir platformdan erişebilecek, bu sayede yeni markalarla da tanışma imkanına sahip olabilecekler. Tüm satış kanallarımızın müşterilerine daha yüksek sadakat ve memnuniyet sağlarken sigortacılık sektörünün temel problemi olan fiyat rekabeti konusunda pozitif anlamda farklılaşarak finansal avantajlar sunuyoruz. Platformumuzun platform olmasına katkı sağlayan iş ortaklarımızın daha da güçlenebilmesi için bizimle çalışan iş ortaklarımızın sunduğu hizmetlerden herhangi bir gelir elde etmeyeceğiz.”
Türkmen sözlerine şöyle devam etti: “İş ortaklarımızın kullanıcılarımıza anlamlı değerler sunabilmeleri için dijital bariyerleri kaldırarak 12 milyon aktif müşterimiz başta olmak üzere platformun tüm kullanıcılarının erişimine destek olacağız. Platform kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını, veri analitiği ve makine öğrenimi modellerinden aldığımız güçle tespit edip, proaktif bir şekilde çözümler sunacağımız bir alt yapıyla çalışacağız. Türkiye Sigorta Mobil Uygulaması bizim için başlangıcı, sonu ve kapsamı belli olan bir proje değil. Biz bunu kullanıcılarımızın yaşam döngüsüne hizmet eden ve hayatın merkezinde olan bir ürün olarak tasarladık. Bundan sonraki tüm adımlarımızı doğru atabilmek adına; dijital yetkinliği yüksek, müşteri memnuniyeti ve hizmetini sürekli geliştirmeye çalışan, veriye dayalı karar verme tekniklerini kullanarak doğru tahminleme modelleri yapan, kesintisiz iletişim için müşteri deneyimi ekibini ve çağrı merkezini içerde konumlandırdığımız bir yapıyla bu platformu inşaa ettik.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
“Kamuda Altyapı Dönüşümü” etkinliği, Huawei Türkiye ve IDC Türkiye işbirliği ile 31 Mart’ta Ankara'da gerçekleştirdi.
“Kamuda Altyapı Dönüşümü” etkinliği, Huawei Türkiye ve IDC Türkiye işbirliği ile 31 Mart’ta Ankara'da gerçekleştirdi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Huawei Türkiye Kurumsal İş Grubu Ülke Müdürü James Pan; "Dijital teknoloji, tüm endüstrilerin gelişimi için sınırları zorlamaya devam ediyor” dedi.
Huawei Türkiye ve IDC Türkiye tarafından gerçekleştirilen "Kamuda Altyapı Dönüşümü" etkinliği, kamu sektörü ve bilişim profesyonellerini Ankara'da bir araya getirdi. Etkinliğin odak noktasında ise kamu sektörünün dijital dönüşümü vardı. Huawei Türkiye Kurumsal İş Grubu Ülke Müdürü James Pan ve IDC Türkiye Araştırma Müdürü Yeşim Öztürk'ün açılış konuşmalarının ardından Huawei'in farklı sektörlerin dijital dönüşümüne katkı sağlamak üzere geliştirdiği yeni ürün ve çözümler, şirketin ilgili yöneticileri tarafından detaylarıyla paylaşıldı.
“Teknoloji Önderliğinde Kamu Sektörünün Dönüşümü” başlıklı bir sunum yapan IDC Türkiye Araştırma Müdürü Yeşim Öztürk, kamu sektörünün dönüşümünü hızlandıran faktörlere vurgu yaparken, altyapı dönüşümünün de önemine değindi.
James Pan: "Türkiye'nin dijitalleşme notu yükselmeye devam ediyor"
James Pan konuşmasının başında; “Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) tarafından hazırlanan Türkiye’nin Dijital Dönüşüm Endeksi Raporu’na göre, Türkiye'nin dijitalleşme notu sürekli artıyor. Kamu yetkilileri -Yeni Altyapı- kavramını sıkça gündeme getiriyor. Bu yeni altyapı, sadece sensörleri, el terminallerini, 5G ağlarını, büyük veri merkezlerini ve endüstriyel interneti kapsamıyor. Burada kamu tarafından; riskleri, uyum süreçlerini, akıllı otomasyonu, veri ve analizini ve modern işgücünü kapsayan temel bir strateji oluşturulduğunu görüyoruz” dedi.
Türkiye’nin kamu özelindeki dijital stratejisinin, küresel dijitalleşme trendleri ile paralel olarak ilerlediğini ifade eden James Pan, “Birleşmiş Milletler'in paylaştığı araştırma sonuçlarına göre, 2020 yılında dünyadaki ülkelerin 84'ünden fazlası, en az bir e-Devlet mobil uygulaması geliştirdi. Kamu ve kamuya bağlı şirketler de bilgi teknolojilerini kullanarak dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırıyor. ‘Dijital Türkiye’ projesi kapsamında e-Devlet hizmetleri için daha sürdürülebilir bir yapı oluşturmak amacıyla mimari geliştirmeler de devam ediyor. Bilgi teknolojileri, birey odaklı kamu hizmetlerinin gelişimi açısından da son derece değerlidir” dedi.
James Pan şöyle devam etti; “Huawei Türkiye olarak bu sene yirminci yılımızı kutluyoruz. Türkiye’nin dijitalleşme sürecinin birebir tanığıyız ve bu sürece sürekli katkıda bulunma fırsatına sahip olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Yirmi yılı aşkın bir süredir Türkiye'de güçlü bir kurumsal varlığa sahip olurken, önemli iş ortaklıklarına da imza attık. Kamu kurumları yetkililerine, Türkiye pazarındaki paydaşlarımıza ve müşterilerimize hem işbirlikleri hem de buradaki deneyim ve büyümemize rehberlik ettikleri için teşekkür ediyoruz.”
Yeni ürün ve çözümler Türkiye pazarına sunuldu
Huawei "Flash-to-Flash-to-Anything (F2F2X)" vizyonunu kapsamında ve tüm senaryoların daha hızlı uygulanabilmesi için, tam flash depolamanın kullanılması gerektiğini vurguladı. Huawei ayrıca, üç amiral gemisi depolama ürününü de tanıttı: Mobil Dünya Kongresi 2022’de tanıtılan geniş alan akıllı ağ çözümleri ile birlikte, OceanStor Dorado All-Flash Storage, OceanProtect Backup Storage ve Huawei Full-Stack Data Center çözümü için OceanStor Pacific Storage bu kapsamda tanıtımı gerçekleştirilen ürünler arasındaydı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Pera Müzesi, koleksiyonlarındaki eserleri dijital ortamda sanatseverlerle buluşturduğu “Pera Müzesi’nden Eserler” projesini yeni bir seçkiyle genişletiyor.
Pera Müzesi, koleksiyonlarındaki eserleri dijital ortamda sanatseverlerle buluşturduğu “Pera Müzesi’nden Eserler” projesini yeni bir seçkiyle genişletiyor. Google Chrome uzantısı ile sanat eserlerini bilgisayar ekranlarına taşıyan müze, toplam 85 eserin yer aldığı seçki ile kullanıcılara her an ulaşabilecekleri keyifli bir sanat deneyimi sunuyor.
Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi, “Oryantalist Resim”, “Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri” ve “Kütahya Çini ve Seramikleri” koleksiyonlarındaki eserlerden özel bir seçkiyi Google Chrome uzantısıyla bilgisayar ekranlarına taşıyor. Müzenin 2017 yılında başlattığı “Pera Müzesi’nden Eserler” (Artworks from Pera Museum) adlı proje, dünyanın farklı noktalarındaki sanatseverler tarafından ilgiyle karşılanmış ve geniş bir kitleye ulaşmıştı. Uzantının yeni versiyonunda bu kez 85 eserlik bir seçki yer alıyor. Google Chrome tarayıcısına yükledikleri ücretsiz uzantı sayesinde her yeni sekmede farklı bir eseri ekranlarında gören kullanıcılar günlük rutinlerinde sanata yer açıyor.
Bilgisayar ekranları sanat eserleriyle renkleniyor
Uzantının yeni versiyonunda Oryantalist Resim koleksiyonundan 24, Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri’nden 36, Kütahya Çini ve Seramikleri’nden 25 eser yer alıyor. “Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri” ile prehistorik çağlardan günümüze Anadolu coğrafyasında kullanışmış gündelik objelere, “Kütahya Çini ve Seramikleri” ile çini ve seramik üretiminin gelişimine tanık olan kullanıcılar; Kaplumbağa Terbiyecisi’nin de yer aldığı “Oryantalist Resim” koleksiyonuna ait seçkide ise hem Avrupalı ressamların Osmanlı dünyasını betimleyen eserlerini hem de Osmanlı sanatçılarının bu dönemdeki karşılıklı etkileşimi yansıtan eserlerini inceleme fırsatı buluyorlar.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
EMEA'da şimdiye kadar gördüğümüz en iyi VALORANT oyunlarından bazılarıyla akıllara kazınan heyecanlı bir hafta sonunun ardından G2 Esports, Fnatic ve Team Liquid, Masters 1.
EMEA'da şimdiye kadar gördüğümüz en iyi VALORANT oyunlarından bazılarıyla akıllara kazınan heyecanlı bir hafta sonunun ardından G2 Esports, Fnatic ve Team Liquid, Masters 1. Aşama'da yer alma hakkını elde etti.
Reykjavík'e EMEA'nın birinci sırasından FunPlus Phoenix'in gitmesi gerekiyordu ancak beklenmedik gelişmeler nedeniyle takım, turnuvaya tam kadro dâhil olamayacaktı. Yerini dördüncü sırada yer alan Team Liquid'e bırakan bu olağanüstü ekibe şimdilik veda etmek zorunda kaldık.
VCT 1. Aşama – Challengers EMEA: Nihai sıralama
1: FunPlus Phoenix
2: G2 Esports*
3: Fnatics*
4: Team Liquid*
5-6: M3 Champions – Guild Esports
7-8: Natus Vincere – BBL Esports
9-10: LDN UTD – Acend
11-12: BIG** – SuperMassive Blaze**
* G2 Esports, Fnatic ve Team Liquid yola Masters'ta devam edecek.
** BIG ve SuperMassive Blaze, VCT Challengers Yükselme Turnuvası'nda yer alacak.
EMEA'nın devlerinin çarpışması
Esporun en ünlü takımlarının, üç Masters slotundan birini kapmak için çekiştiği turnuva baştan sona çok heyecanlı geçti. Şu anki VCT şampiyonu Acend'in ve güçlü BDT temsilcisi M3 Champions'ın da dâhil olduğu playoff'lar tam bir yıldızlar geçidiydi.
Liderlik yarışında, kusursuz performansıyla Fnatic ve yeni, yenilenmiş haliyle FPX yer aldı. İki takım da ilk rakipleri M3C ve Team Liquid'i alt etseler de FPX, güçlü performansını sürdüren Fnatic'e ağır bir mağlubiyet yaşatmasını bildi. Ekibi Split'te 13 – 0'lık inanması güç bir skorla bertaraf etti, ardından işler Haven'da kızıştıysa da seri yine de FPX'in galibiyetiyle sonuçlandı.
G2'nin finale giden yolu daha uzundu ve alt grupta Team Liquid ve M3C'yi darmadağın etti. Fnatic'le FPX'le yüzleşmesinin ardından karşılaşan ekip, Žygimantas ‘nukkye’ Chmieliauskas ve Óscar Cañellas ‘mixwell’ Colocho gibi yetenekler sayesinde tek bir oyun bile vermedi.
Fnatic yine de Masters'taki yerini garantilese de Challengers 1. Aşama'nın zirvesini elde etme yarışında yalnızca iki ezeli rakip kalmıştı: G2 Esports ve FPX. Devler bir kez daha karşı karşıya geldi ve kadroya nispeten yeni dâhil olan Dmitry ‘SUYGETSU’ Ilyushin'in inanılmaz oyunuyla akıllara kazınan seri FPX lehine 3 – 1 sonuçlandı. Gözcü Killjoy ve Cypher'la şov yapan ve zehirli Kontrol Uzmanı Viper'ın sınırlarını zorlayan on dokuz yaşındaki oyuncu ne kadar tehlikeli bir rakip olduğunu kanıtladı. Özellikle de köşeye sıkıştığı zaman.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı